Bağımsız Havacılar

Avrupalı Türk Seyahat Acentelerinden THY İçin İmza Kampanyası

Avrupalı Türk Seyahat Acenteleri Birliği, Türk Hava Yolları’na çağrıda bulundu. Change.org’da bir imza kampanyası da başlatan acenteler, THY’nin yabancı acentelere verdiği imtiyazları Türk acentelere vermemesini sert bir dille eleştirerek, taleplerini sıraladı. 

‘BU ZAMANA KADAR THY’NİN EN BÜYÜK DESTEKÇİSİ OLDUK AMA…’

”Sayın Türk Hava Yolları yöneticileri,

Biz Avrupa’daki Türk seyahat acenteleri, yıllardır turizm sektörünün emektarları olarak, kurulduğu günden bu yana milli hava yolumuz, milli gururumuz olan Türk Hava Yolları’nın en büyük destekçisi, partneri, kara gün dostu olup; milli hava yolumuzu büyütmenin, tanıtımını yapmanın, hava yolumuzu her ne pahasına olursa olsun desteklemek gibi sosyal bir misyonun şuuru içerisinde olduk.

Her Avrupalı Türk seyahat acentesi, gurbette bulunmak dolayısıyla oluşan milli duygularımızın da tesiriyle, Türk Hava Yolları’nın bir nevi gönüllü elçisi, şirket ile yolcular arasında bir köprü, kurumun Avrupa’daki mihmandarı, en büyük destekçisi olmuştur.

Ancak son zamanlarda bizim dediğimiz, bizden dediğimiz ve küresel vizyondaki gurur vesilemiz olan THY’nin yöneticilerinin, başta biz Türk seyahat acentelerini derinden yaralayan uygulamalarına şahit olmaktayız.

‘AVRUPALI ACENTELERE VERİLEN FİYATLAR TÜRK ACENTELERE VERİLMİYOR’

Buna göre, biz seyahat acentelerine olan maliyet fiyatlarının çok altında fiyatların (kişi başı 50-100 euro aralığında bir farkı dahi bulmakta), etnik olmayan, ecnebi acentelere verilmesi öyle zannediyoruz ki, milli olan her türlü değerden fersah fersah uzaktır. Öyle ki; Travix ve bunun gibi şirketlere özel IT ücretler verilmekte, özel segment ücreti ve yıl sonu teşvikler verilip, resmen ecnebi şirketler palazlandırılarak, mevcudiyetimizi devam ettirebilmek için bizleri, onların web sayfalarından bilet almaya, teşvik edip, zorlamaktasınız. Bu nasıl bir millilik, bu nasıl bir ticari ahlâk, nasıl bir adalet, nasıl bir bayilik, acentelik desteği, ticari ortaklıktır? Verdiği imkânlara bakıldığında, milli dediğimiz, bizim dediğimiz hava yolumuzun, ecnebileri biz kendi vatandaşlarına tercih etmesinin hiçbir makul izahı olamaz. Yıllarca verilen desteğin mükafatı, sizlerin direkt acentesi olduğumuz halde, bizleri onların boyunduruğuna girmeye sokmak mıdır?

‘ŞARK KURNAZLIĞI…”

Bununla beraber, teknolojik gelişmeler ile birlikte, yolculara hizmet kolaylığı adı altında, önce kredi kartı dışında farklı ödeme seçenekleri sunan hizmetler devreye girmiştir. Sonrasında servis ücretleri düşürülmüş, direkt yolcuya yönelik iptal, iade vb. servisler ile, acentenin elindeki yolcuyu da almaya çalışmak gibi bir şark kurnazlığının içerisine girilmiştir. Bu da yetmemiş, seyahat acentesinin online sayfadaki servis ücreti olan 10 euro gibi astronomik (!) bir ücreti de, bir oldu bittiye getirerek kaldırmış ve hatta bu konuda yıllarca destek gördüğü acentelere, bunu bildirme, dile getirme tenezzülünde dahi bulunulmamıştır. Bugünlere seyahat acentelerinin desteğiyle gelenler, maalesef bugün acentelere rağmen bir anlayışla, partnerlerini bitirme, onların hizmet bedellerine göz dikme yarışına girmişlerdir.

Devletimizin, içerisindeki şer odaklarının hainliklere muhatap olduğu, 15 Temmuz gibi menfur bir darbe girişimi öncesinde yaşanan bu uygulama, öyle zannediyoruz ki, turizm sektörün de, biz Türk seyahat acentelerine yapılan, sizlerdeki bir yanlış hesabın tecellisi ve büyük bir vefasızlık örneğidir.

‘ACENTELER İTİBARSIZLAŞTIRILIYOR’

THY.com’dan fiyat alarak ofisimize gelip bizlerden bilet almak isteyen yolcularımıza karşı, servis ücreti noktasında biraz empati yapmanız ile, yolcunun karşısında nasıl ezildiğimizin sizlerce de anlaşılacağı kanaatindeyiz. Acenteleri itibarsızlaştırmaya, bitirmeye yönelik bu yaklaşımınız ile, yeni hatların kapatılmasına vesile olmaya hiçbir atanmış ve makam sahibinin hakkı yoktur, olamaz. Çünkü bu durum Avrupa’daki on binlerce turizm neferi ve ailesini ilgilendirmekle kalmıyor, bizlerin en çok hattı bulunan milli hava yolumuzu desteklememizi güçleştirerek, ekonomiye olumsuz yansımasına da sebebiyet vermektedir. Bu noktada küçük hesaplar yapanların, ellerinden büyük işler gelmediği unutulmamalı ve keser hesabı misali hep bana anlayışının değiştirilerek, karşılıklı kazanım ilkesinin hâkim kılınması gerektiği bilinmelidir.

Biz bu noktada, Sayın Cumhurbaşkanımızın da başta olmak üzere, tüm yetkili birimlerin, ‘Sessiz yığınların sesi, kimsesizlerin kimi’ olmasını rica ediyoruz.

Sayın THY yöneticileri, bugüne kadar olmayan oranda, kapanan hatları lütfen iyi etüt ediniz. Biz Türk seyahat acenteleri, dostuz, acı söyleriz. Fil dişi kulelerden inmeden, acentelerinize kulak vermeden, hakkaniyeti gözetmeden, piyasadaki seçenekleri göz ardı ederek, tekel mantığıyla hareket edip, global marka olmak ve öyle kalabilmek mümkün değildir. Seyahat acentesini yok sayma, verilen emek ve hizmeti hakir görme anlayışında bulunmanız, sizlere ve dolayısıyla maalesef Türkiye’mize sadece zarar olarak geri döneceği unutulmamalıdır.

Bu noktada sizlere ve sizinle birlikte binlerce acente ile ilgili makama gönderilen bu elektronik postadaki talep, düşünce ve çözüm önerilerimize göre;

AVRUPALI TÜRK SEYAHAT ACENTELERİNİN, TÜRK HAVA YOLLARI’NDAN TALEPLERİ :

1) Turizm sektörümüze menfi etkileri bulunan ve on binlerce insanı ilgilendiren mevcut ticari anlayışın tekrar düzenlenerek, THY.com web adresi ve şirkete ait diğer sayfalarda, servis ücreti, kişi başı 15-20 euro bandında tutulmalıdır. Bu bir lütuf değil, bir hizmetin haklı bedeli olup, emek ve itibarın ayaklar altına alınmasına, bu şekilde engel olunacaktır.

Bu noktada rekabetçi ve çok seçenekli bir ortamda, ‘piyasa şartları’ gibi bir kolaycılık ve alaycılığa girmeden, diğer şirketlerin de aynı piyasanın içerisinde hizmet verdiği unutulmamalıdır. Rakipleri takip etmek değil, onları kendine uydurmak gibi bir liderlik anlayışında bulunmak marifettir. Türkiye Cumhuriyeti’nin bazı özel havayollarının dahi, sizlerle aynı servisi, hizmeti daha ekonomik ücretlerle verdiği hatırlanmalıdır. Bunları acentesini ezmeden, rakip bilmeden, itibarını zedelemeden, ticari ahlâk ilkelerini ayaklar altına almadan yaptıkları bilinmelidir. Bu sebeple hiçbir adalet karinesiyle izah edilemeyen, hiçbir ticari ahlak kaidesiyle bağdaşmayan, bu kara mizah anlayışı öncelikli olarak değişmelidir.

Acentelerle rekabete girmek gibi bir aymazlık içerisinde olmak, global bir marka olma iddiasındaki bir kuruma yakışmadığı bilinmelidir.  Hava yolunu halkın yolu yapmak, acentenin cebindeki paraya göz dikmekle olmaz. Yeni dönem de şirket kârlılığı, olayı işportaya dökmek, hizmet bedellerini sıfırlamak, hava yolunun acentesini ezmesi, hatta yok etmesi değildir, olmamalıdır.

2) Hiçbir milli değeri ve uzun vadede sizlere partner olamayacak olan ecnebi şirketleri koruyup kollamaktan vazgeçerek, etnik kökenli ve milli düsturlarla hizmet veren Türk seyahat acentelerini, büyük şirketler karşısında korumanız gerekir.

Bunun için haksızlık değil, bizzat hakkaniyet ve adalet talep ediyoruz. Fiyat istikrarı sağlamanız ve maliyet fiyatları noktasında, ecnebi şirketlere tanınan kapitülasyonlar misali ayrıcalıkların kaldırılmasını bekliyoruz. Ecdadımıza büyük sıkıntılar getiren ve milli olmayan her şeyi palazlandıran bu neviden ayrıcalıkların sonlandırılarak, tarihi tekerrür ve vebalden kurtulmanızı diliyoruz.

Bu haksız rekabete izin verilmesi, yaptırımlar da bulunulmaması suça iştirakle kalmayıp, sektörde faaliyet gösteren onlarca arkadaşımızın hakkına girilmesi dolayısıyla, bir nevi kul hakkı da oluşturmaktadır. Bu noktadaki kavgamız ekmek kavgası, davamız milli havayolumuz tarafından üvey evlat muamelesi görmemek davasıdır.

3) Bu noktada, sadece THY Troya acenteleri değil, uluslararası platformlarda da sizlerin hamisi olan IATA sertifikalı etnik acenteleriniz de, dünyadaki uygulamalarda olduğu gibi, milli hava yollarının kanatları altında, etnik acentelerini koruması gerektiğine inanıyoruz.

4) Müdür olarak atadığınız kişileri bir konu mankeni olarak değerlendirmeyiniz. Onların fikirlerine değer veriniz ki, hava yolumuz kazansın, Türkiye’miz kazansın. Yerinde tetkik ve teşhis yapmadan, size ulaşan veri ve raporlara rağmen, tepeden inme kararlarla başarı sağlanması mümkün olmaz, olamaz.

Bugüne kadar maalesef Türk seyahat acenteleri, satışta gösterdiği liyakati, masa başında ve hakkını aramada gösterememiştir. Yıllarca verilen destek sonrası, böyle bir hakkaniyetsizliğe muhatap olunacağı hesap edilmediğinden, sendikalaşma faaliyetleri oluşmamıştır. Ancak yaşanılan mağduriyetler sonrası oluşan duygular kabına sığmaz olduğu ve yukarıda sayılan nedenler, haksız uygulamalar bizleri bu bildiriye hazırlamaya mücbir kılmıştır.

Bu noktada, seyahat acentelerinin de hiçbir avantanın vaadinde dahi gevşeklik göstermeden, kendimize yapılmasını istemediğimizi, başkalarına da layık görmediğimiz anlayışında olacağımız şüphesizdir. Tüm seyahat acentelerini ve haksızlık karşısında dik duruş sergileyecek onurlu insanları da, aşağıda bağlantı linki bulunan kampanyamıza destek vermeye davet ediyoruz.

Bildiride dile getirilen sorunlar ve seyahat acentelerinin talepleri ışığında, konunun ivedilikle değerlendirilmesini ve çözüm odaklı bir anlayışta hareket edilmesini rica eder, sizlere ve kamuoyuna saygıyla duyururuz.

Avrupalı Türk Seyahat Acenteler Birliği”

(TurizmGüncel)

Facebook ile Yorum Yapın
Exit mobile version