TBMM Genel Kurulu’nda Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan hakkında CHP Grup Başkanvekilleri Engin Altay, Levent Gök ve Özgür Özel imzasıyla ‘Kamu ihaleleri ile ilgili kanuni sorumluluğun yerine getirilmediği ve kamunun zarara uğratılmasına sebebiyet verdiği’ iddiasıyla verilen gensoru görüşüldü.
Yapılan oylama soncunda gensorunun gündeme alınması reddedildi.
Gensoru görüşülürken bir iddiada yapımı süren 3’üncü havalimanına geldi.Partisi adına söz alan CHP İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu dünya tarihinin gördüğü en büyük inşaat yolsuzluğu üçüncü havalimanında olduğunu öne sürdü. Erdoğdu ” Mayıs 2013’te ihale yapıldı, 22 milyar 152 milyon avro artı KDV’ye yani toplam yaklaşık 26 milyara bu beşli havuz çetesine ihale verildi. Bu dünyanın en büyük inşaat yolsuzluğu olan üçüncü hava limanında o havuzcu müteahhitlere 4,5 milyar Avro haksız olarak cebine para koymuş oldunuz. Ulaştırma Bakanlığı, Karayolları Genel Müdürlüğü, Devlet Demiryolları, Devlet Hava Meydanları, iletişim sektörü ağzına kadar yolsuzluklarla dolu.” iddiasında bulundu.
Bakan Arslan Gensoru Hakkında Açıklamalarda Bulundu…
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan , CHP Grup Başkanvekillerinin kendisi hakkında verdiği gensoruya ilişkin açıklamada bulundu. Arslan, bir ülkenin kalkınmasının ekonomik olarak sanayisiyle, ekonomisiyle, özellikle katma değer oluşturarak büyümesinin olmazsa olmaz lokomotifinin ulaştırma, ulaşım ve erişim olduğunu söyleyerek, “2002 yılından önce karayolu sektöründe yatırım programındaki bir projenin ortalama bitme süresi 11 yıldır, şimdi 4 yıl; denizcilik sektöründeki bir projenin, yatırım programındaki bir projenin bitme süresi ortalama 30 yıl, dikkatinizi çekerim 30 yıl, şimdi 4 yıldır. Hele demiryolu sektörü, ortalama 6 yılda bitiriyoruz. 2002’nin öncesini söyleyemiyorum. Niye söyleyemiyorum? 50 yılda yapılan 945 kilometre, yıl başına düşen 18 kilometre. Bir şey yapılmamış ki şu kadar sürede bitirilebiliyordu diyebileyim. Dolayısıyla çok zor bir coğrafyada olduğumuzu, yoğun ve şiddetli sismik alanların olduğu, yüzde 75 deprem kuşağında olan güzergâhlarda proje yaptığımızı, ülkemizi bir baştan bir başa bölünmüş yollarla bölerken, kuzeyden güneye ana koridorları oluştururken böyle bir coğrafyada çalışıyoruz ve bu coğrafyadan kaynaklı olarak da bazen öngörmediğiniz sonuçlar çıkabiliyor” ifadelerini kullandı.
Son iki yılda yaptıkları ihale toplamının 4 bin 440 olduğunu vurgulayan Bakan Arslan, şunları kaydetti:
“Belki de birilerinin 80 yılda yaptığı ve bu 4 bin 440 ihaleden sadece 139’u bu yöntemle yapılmıştır. Ve yine dendi ki ‘Efendim, birilerine pasta dağıtıyorsunuz, birilerine peşkeş çekiyorsunuz.’ Kamu İhale Kanunu 21’inci madde kapsamında 139 ihale yapmışız, 139 ihaleye 362 farklı firma davet etmişiz, 362 ve bunların 109 tanesi bu ihaleleri kazanmış. Öyle üçtü beşti aklınızdan geçeni, gönlünüzden geçeni bize mal etmeyin. Davet ettiğiniz her firmanın 100 tam puan alması lazım fiyat dışı unsurlardan. 100 tam puan alır, sonra fiyatları kıyaslarsınız. Biz pastadan pay almanın peşindeyiz ama hangi pastanın? Üç saatlik, dört saatlik uçuşla 35 trilyon dolarlık gayrisafi yurt içi hasılası olan 1,5 milyar insana erişiyoruz. Bu 1,5 milyar insanın 7,5 trilyon dolar ticareti var. Ve bu 7,5 trilyon dolardan taşımacılıktan kaynaklı o büyük pastadan pay almak istiyoruz. Kim adına? Elbette ki ülkemiz adına. Elbette ki insanımız adına.”
AK Parti hükümetleri olarak bugüne kadar 14 yılda ulaştırmaya, denizciliğe, haberleşmeye, demiryollarına ayrılan paranın 360 milyar Türk lirası olduğunu hatırlatan Arslan, “Bunun yaklaşık 100 milyarı kamu-özel iş birliği. Niye kamu- özel iş birliği? Kamunun ağır iş yapma yönteminden özel sektör dinamiğini kullanmak, projeleri bir an önce bitirmek, milletin hizmetine sunmak için seçtiğimiz bir yol. Onun için bu yol. Ve bunu yaparken ne yapmışız, size örnekler vereyim. 6 bin 101 kilometre bölünmüş yol. 3 katından fazla, tam 25 bin 500 kilometreyi bugün itibarıyla geçmiş durumdayız. 2023 hedeflerimiz var. 36 bin 500 kilometreye çıkacağız diyoruz. Ama biz birileri gibi sadece söylemiyoruz, yapmayacaksak söylemiyoruz ama söylüyorsak yapıyoruz. İşte, söylediğimizi yaptığımızın ispatı 15 bin kilometreyi çok geçtik, 25 bin 500’e geldik, Allah’ın izniyle 36 bin 500’e gideceğiz” diye konuştu.