THY’nin TK 2515 numaralı Bodrum – İstanbul uçuşu… Saat 16.30’da havalanması gereken uçak için tüm yolcular tam zamanında uçağa alındı.
Uçak yolcuları arasında ünlü yorumcu Erman Toroğlu, tanınmış antikacı Rafi Portakal ve Monaco’da yaşayan tanınmış işadamı Galatasaraylı Haim Fresco’da vardı.
Ancak saat 16.20 civarında pilot yolculara bir anons yaptı:
– Sayın yolcular tüm hazırlıklarımız tamam ancak İstanbul’daki hava trafiğinin yoğunluğu nedeniyle 30 dakika geç kalkacağız.
Bu anonstan yaklaşık 15-20 dakika sonra bir başka anons daha duyuldu. Bu kez konuşan kabin amiriydi:
– Sayın yolcularımız, bir yolcumuzun uçuştan vazgeçmesi nedeniyle tüm kabin bagajlarınızı kontrol etmenizi rica ediyoruz. Size ait olmayan bir materyalin bagajınızda olup olmadığını kontrol edin lütfen. Ve uçuş ekibimizin kontrolü bitine kadar bagajlarınızı lütfen kucağınızda muhafaza edin.
Anonstan sonra uçak içinde kontrol başladı. Hostesler tek tek bagajları kontrol etti ve içine herhangi bir şey konulup konulmadığına baktı.
Bu kontrollerin ardından yaklaşık 25 dakika sonra yani saat 17.20 civarında uçak İstanbul Atatürk Havalimanı için havalandı.
Buraya kadar anlattıklarımız eminim ki pek çok uçuşta, pek çok yolcunun başına gelmiştir.
Ancak bundan sonra anlatacaklarımız oldukça ilginç.
Gelin o ilginç olayı Erman Toroğlu’dan dinleyelim:
“29 C numaralı koltukta koridor tarafında oturuyordum. Sol yanımda biri anne diğeri kızı iki kadın vardı. Uçak kalkmadan önce uçakta görevli hostesler değil, havalimanı görevlileri uçağa bindi ve doğrudan benim yanıma geldiler. Ve benimle konuşmaya başladılar:”
– Hocam rica etsek sizi 26 numaralı koltuğa alabilir miyiz?
– Neden? Ne oldu?
– Size rica ediyoruz hocam.
– (Bu sırada hemen yan tarafımda 29 E numaralı koltukta oturan bir beyefendi bana gözleriyle o koltuğa geçmem konusunda gülümseyerek bir jest yaptı.)
– Tamam geçeyim ama ben koridorda seyahat ederim eğer geçeceğim koltuk koridorsa tabii ki olur.
– Koridor hocam. 26 D’de uçacaksınız.
Bunun üzerine ben yerimden kalktım ve 26 D’ye geldim. Görevliler 26 D’de oturan yolcuya 29 C’ye geçmesini söylediler. Yolcu önce şaşırdı. Ama sonra benim eski koltuğuma 29 C’ye oturdu. Ama rahatsız olduğu her halinden belliydi. Nitekim birkaç dakika sonra hosteslerle tartışmaya başladı. Ve en sonunda yüksek sesle “Uçuştan vazgeçtiğini” söyledi.
Ve uçaktan inmek için ayağa kalktı.
Görevlilerin eşliğinde uçaktan inmeye çalışırken bu kez az önce bana gülümseyerek jest yapan ve 26 D’ye geçmem için rica eden 29 E’deki yolcu da inmek istediğini söyledi.
Bu İki yolcu inerken, bu kez ana-kız seyahat eden iki kadın yolcu hosteslerle tartışmaya başladı:
– Bu uçakta güvenlik açısından sakınca var. Biz de ineceğiz.
Görevliler iki yolcuyu güçlükle ikna ettiler ve uçakta kalmalarını sağladılar.
Toroğlu, “Size gülümseyen yolcu polis miydi?” sorusuna:
– Sadece öyle tahmin ediyorum ama emin değilim yanıtını verdi.
O iki yolcunun muamması çözülemedi. Çünkü ne hostesler ne de diğer görevliler yolcuların sorularını, “Bilgi veremeyiz” diyerek yanıtsız bıraktılar.
(hürriyet.com.tr)