Çin Denizi Stratejik Durum Araştırma Girişimi’nin raporuna göre ABD, Güney Çin Denizi’ndeki askeri keşif uçuşlarının sayısını arttırdı.
Araştırma merkezine göre Eylül ayında ABD askeri keşif uçakları Çin kıyısı açıklarında 60 kez uçuş yaptı. Bu rakam Temmuz ve Ağustos aylarında yapılan uçuşlardan fazla.
VOA’ya konuşan ABD Hint-Pasifik Komutanlığı Sözcüsü Randy Ready ise Çin yakınındaki uçuş sıklığının geçmiş zamanlarla tutarlı olduğunu söyledi.
Kurumun internet sitesinden yapılan açıklamada alçak uçuşların çoğunun Güney Çin Denizi üzerinden yapıldığı belirtildi. Çin, kaynaklar bakımından zengin 3,5 milyon kilometrekarelik sularda beş Asya ülkesiyle bazı hak ihtilafları yaşıyor. ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Temmuz ayında yaptığı açıklamada Washington’un Güney Çin Denizi’ne kıyısı olan diğer ülkelere Çin’in genişlemesine karşı direnmeleri için yardım edebileceğini belirtmişti.
Merkezi New York’ta bulunan Park Strategies siyasi danışmanlık şirketi Başkan Yardımcısı Sean King, ABD’nin askeri uçuşlarındaki artışın Pompeo’nun bu açıklamasını destekler nitelikte olduğunu söyledi.
King, ‘‘Bu yıl uçuş sayısında görülen artış Dışişleri Bakanlığı’nın Çin Halk Cumhuriyeti’nin hak talebinin yasal olmadığı şeklindeki Temmuz ayı beyanıyla orantılı olarak değerlendirilebilir’’ dedi.
Tayvan Tamkang Üniversitesi stratejik çalışmalar profesörü Alexander Huang da keşif uçuşlarının ABD hükümetinin Çin’in hava ve sualtındaki faaliyetleriyle ilgili kaygısının arttığına işaret ettiğini söyledi.
Uzman, ABD’nin ilgilendiği alanlardan birinin Luzon Boğazı olabileceği, ABD’nin müttefiklerinin burada Doğu Çin Denizi’nde oldukları kadar güçlü olmadıkları yorumunu yaptı.
Çin’in 2010-2017 yılları arasında sivil amaçlarla ve sualtı kaynaklarından faydalanmak amacıyla küçük adacıkların arazisini doldurarak genişlemesi diğer ülkeleri endişelendirdi. Çin; Güney Çin Denizi’nde hak iddia eden diğer ülkeler Brunei, Malezya, Filipinler, Tayvan ve Vietnam’dan daha fazla ateş gücüne sahip.
Pompeo, bu ay Çin Komünist Partisi’ni başka ülkelerle ilişkilerinde sömürü, yolsuzluk ve baskı yapmakla suçlamıştı.
Çinli araştırma merkezinin 12 Ekim tarihli raporunda ABD’nin Eylül ayında Çin açıklarındaki uçuşlarının üçte ikisinin Güney Çin Denizi’nde yapıldığı, bazı ABD uçaklarının ise Malezya ya da Filipinler uçağı gibi gösterildiği belirtildi. Raporda ABD uçaklarının amacını Çin’i ‘‘gözetlemek’’ olduğu kaydedildi.
Tokyo’daki International Christian Üniversitesi profesörü Stephen Nagy’ye göre Çin, ABD uçuşlarını dikkatle izliyor, çünkü ABD’nin Çin’le gireceği bir hava mücadelesini kazanamayacağını düşünmesini istiyor. Ancak Nagy, ABD’nin muharebe ve mevzilendirme konusunda daha tecrübeli olduğunu; ayrıca ihtiyaç halinde Japonya, Güney Kore ve Avustralya gibi müttefiklerin desteğini de alabileceğini belirtti.
ABD Hint-Pasifik Komutanlığı Sözcüsü Randy Ready ise ‘‘Amerikan uçakları yasal sınırlar içinde her yere uçabilir ve Asya’da da uçuşlarını sürdürecektir’’ dedi. Ready, hava hareketliliğinin ise ‘‘Bölgeye ve uluslararası kanunlarla güvence altına alınan özgürlüklerin savunulmasına bağlılığın devam eden bir göstergesi’’ olduğunu söyledi.
Komutanlığın Twitter hesabından Ağustos ayında yapılan açıklamada MV-22B Tiltrotor uçağının USS New Orleans uçak gemisine inmeye hazırlandığı belirtilmişti.
ABD’nin Öğrenci Vizelerini İptaline Çin’den Tepki
Çinli araştırma merkezinin raporunda da adı geçen, ABD donanmasının P-8A Poseidon devriye uçakları ise ABD donanmasının web sitesine göre Asya’da özellikle diğer ülkelerle yürütülen ortak faaliyetlerde önemli role sahip.
Donanmaya ait EP-E3 gözlem uçakları da Çinli araştırma merkezinin sözünü ettiği uçaklar arasında.
Singapur Uluslararası İlişkiler Enstitüsü uzmanlarından Oh Ei Sun’a göre Washington’da yetkililer Eylül ayındaki uçuşları rutin olarak değerlendirebilir; ancak Çin’in ‘‘sıradışı’’ olarak değerlendireceği şeyler ABD tarafından aynı şekilde yorumlanmayabilir.
King, ABD’nin keşif uçuşlarının artmasının bölgedeki sularda Çin’in hak talepleri karşısında rahatsız olan diğer ülkeler tarafından memnunlukla karşılanacağını söyledi ve Çin’in bu konudaki açıklamalar dışında uçaklarla ilgili karşı harekete geçmesini beklemediğini kaydetti.