Türk Hava Kurumu, eski yöneticileri hakkında ‘ihaleye fesat karıştırma, güveni kötüye kullanma, rüşvet, sahte belge düzenleme ve haksız mal edinme’ iddiasıyla bir önceki dönem THK Genel Başkanı Kürşat Atılgan ile bir Yönetim Kurulu üyesi ve eski Genel Müdür hakkında suç duyurusunda bulunmuştu.
THK eski Genel Başkanı Kürşat Atılgan, iddiaların asılsız olduğunu vurgulayarak, ” Bir önceki genel başkan olan ben Kürşat Atılgan’ın THK Vakfındaki göreve başladığım tarih olan 1 Mayıs 2015’den 7 Ay önce yapılmış bir sözleşmede ( 27 Kasım 2014) usulsüzlük olduğunu iddia ederek iftira yoluyla şahsımı karalayıp kamuoyu önünde basın yoluyla olumsuz algı yaratmaya çalışmaktadır.” dedi.
Atılgan’ın açıklaması şöyle;
“Türk Hava Kurumu sevdalıları ile yönetim, denetleme ve disiplin kurulu üyeleri, son günlerde Kurumdaki olağanüstü kötü gidişi durdurmak ve Kurumun yok oluşunu engellemek için acil genel kurul çağrısı yapmışlar ve toplu olarak istifa etmişlerdir. Buna rağmen Türk Hava Kuvvetleri’nin delegesi olarak seçilen mevcut genel başkan A. Bertan Nogaylaroğlu yetkisi olmadığı halde pervasızca THK’yı on milyonlarca liralık zarara sokacak anlaşmalara imza atmış durumdadır. Kurum’un en önemli varlığı olan ve değeri milyarla ölçülen İstanbul Laleli otelinin 4 yıldır sürmekte ve sonuçlanmak üzere olan tahliye davasına rağmen eski kiracılarına peşkeş çekmeye çalıştığı izlenmektedir.
Gelinen noktada THK delegesinin neredeyse tümü, Olağanüstü Genel Kurul yapılmasını istemekte fakat Bertan Nogaylaroğlu hukuka aykırı bir biçimde buna direnmektir.
Geçen hafta bu şaibeli süreci devam ettirmek amacıyla Olağanüstü Genel Kurul yapılmasını hukuksuz ve yalan beyanlarla mahkeme kararıyla engellemeye çalışmıştır. THK delegeleri ve yönetim kurullarının kendisine karşı güvensizliğini savuşturmak için, iftira ve yalana başvurarak hayali bir senaryoyu gerçekmişçesine mahkemelere ve basına aksettirmektedir.
Bir önceki genel başkan olan ben Kürşat Atılgan’ın THK Vakfındaki göreve başladığım tarih olan 1 Mayıs 2015’den 7 Ay önce yapılmış bir sözleşmede ( 27 Kasım 2014) usulsüzlük olduğunu iddia ederek iftira yoluyla şahsımı karalayıp kamuoyu önünde basın yoluyla olumsuz algı yaratmaya çalışmaktadır.