Salı, Kasım 26, 2024

BU HAFTA İLK 5 HABER

Benzer Haberler

Fethiye, Fethi’sini Unutmadı

Türk havacılık tarihinin ilk pilotlarından ve Fethiye’ye ismi verilen Şehit Yüzbaşı Tayyareci Fethi Bey şehadetinin 103. yılında kendi heykeli önünde düzenlenen törenle anıldı. Fethiye Belediyesi ve Türk Hava Kurumu işbirliğiyle yapılan törende THK tarafından Beşkaza Meydanında akrobasi gösterileri yapıldı.

Fethi Bey’in 103. yıl anma törenine Fethiye Kaymakamı Ekrem Çalık,  Muğla Milletvekili Nurettin Demir, Hava Kuvvetleri Komutanlığı’ndan Tuğgeneral Ergün Kahraman, Türk Hava Kurumu Başkanı Kürşat Atılgan,  Türk Hava Kurumu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Sak, çok sayıda Hava, Deniz ve Kara Kuvvetlerinden askeri erkan ile THK temsilcileri, ilçe protokolü ve Fethiyeli vatandaşlar katıldı. Fethi Bey’in akrabaları ise telgraf göndererek gösterdiği vefadan dolayı Fethiye Belediye Başkanı Behçet Saatcı’ya teşekkür etti. Aynı zamanda Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Yaşar Güler ve Milli Savunma Bakanı Fikri Işık anma törenine katılamadığı için telgraf gönderdi.

Tören Fethiye Belediye Bandosu eşliğinde saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasıyla başladı. Öğrenciler tarafından günün anlam ve önemini belirten şiirler okundu.

Atılgan, “Milli dayanışmaya ihtiyacımız var”
Osmanlı Devleti’nin havacılığın önemini anladığı için dünyadaki birçok ülkeden önce Türk Hava Kuvvetlerini kurduğunu ve bir uçuş okulu açtığını kaydeden Atılgan; “Osmanlı Devleti 1914 yılında sansasyonel itibar getirici bir eylem için İstanbul-Kahire seferini düzenledi. Çok zor şartlarda Şam’a kadar ulaşıldı. Uçağın adına da ‘Muavenet-i Milliye’ yani ‘Milli Dayanışma’ adı verildi. Çünkü Osmanlının içinde böyle bir dayanışmaya ihtiyaç vardı. Bugünde Türk milletinin hiçbir ayrım gözetmeden hiçbir parti farkı gözetmeden gerçekten milli bir dayanışmaya hızla yaklaştığını görüyoruz. İnşallah Tüm milletinin üzerinde oynanan bu oyunlar bozulacak ve Türk milleti ilelebet payidar olacaktır” ifadelerini kullandı.

Fethiye’nin şehit Fethi Bey ile anılmasından duyduğu gururu anlatan Başkan Saatcı, “1914 yılında, yani 103 yıl önce batmakta olan imparatorluğuna moral, Türk milletine de itibar kazandırmak için çıktığı zorlu yolculukta, ölümü öldürenler kervanına katılan Fethi Bey’i, rahmet ve minnetle anmak üzere toplanmış bulunuyoruz. Bu özel törene teşriflerinizden dolayı, hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyor, saygılarımı arz ediyorum. Hoş geldiniz, şeref verdiniz efendim. Biz Beşkazalılar, bir anlamda ne kadar övünsek azdır. Şehirler vardır, elmasıyla, saatiyle, pamuk kozasıyla, portakalıyla anılır. Biz de, karanlığa bir ışık yakmak için çıktığı yolculukta, şehadet şerbetini içen Şehit Fethibey ile anılıyoruz” dedi.

Saatcı, “Tarihin Türk’e yüklediği bir misyon var”
Başkan Saatcı konuşmasını şu şekilde sürdürdü; “Kahramanlar, milletlerin ezelden ebede yolculuğunun deniz fenerleridir. Şu an dünyaya hükmetmeye çalışan ve Hollywood filmleriyle sahte kahramanlar yaratarak dünyayı etkilemeye çalışan emperyalistlere bakınca, her biri hakkında onlarca film yapılabilecek Çin sarayını basan Kürşad’tan, FETÖ başkaldırısına son veren kurşunu sıkan Ömer Halisdemir’e kadar, kahramanları içinden çıkarmış bu millet, tarihin kendisine yüklediği misyonu, -ki bu misyon, adaleti dünyaya yaymak, açı doyurmak, yoksulu giydirmek ve dünyayı yaşanabilir bir hale getirmektir. Er geç bunu gerçekleştirecektir. Kadirşinas Beşkazalılar, yok bir zamanda para toplayarak ülkesinin hava kuvvetlerine, ‘Fethiye’ adında savaş uçağı hediye etmişlerdir. Bu, devlet-millet kaynaşması gerçekleştiği zaman, bu milletin neler yapabileceğinin küçük bir örneğidir. Yeter ki bu coğrafyada, bu kardeşliği, kucaklaşmayı gerçekleştirelim, önümüzde hiç bir güç duramaz”

Başkan Saatcı, “Mehmetçik kanıyla sulanmış o topraklar, hiç bir gerekçeyle bir daha terk edilemez”
“Tarihin size yüklediği sorumluluktan kaçamazsınız! Her ne kadar yıkılmış olan bir imparatorluk sonrası üç kıtadan Atatürk ve silah arkadaşları sayesinde ki, -onları rahmet ve minnetler anıyoruz- Anadolu coğrafyasına sığınıp, yeni bir devlet kurmuş olsak da, bizim, maddi olmasa da manevi sınırlarımız; Bosna’dır, Makedonya’dır, Musul’dur, Kerkük’tür, Süleymaniye’dir, Kırım’dır, Şam’dır… Süleyman Şah Türbesi’ni taşımak yüreğimizi ne kadar yaraladıysa, ülke güvenliğimiz için El-Bab’a kadar koridoru açıp, şehit kanıyla suladığımız o topraklarda bulunmak da, bizi o derece gururlandırmıştır. Şu biline ki, Mehmetçik kanıyla sulanmış o topraklar, hiç bir gerekçeyle bir daha terk edilemez! Mehmetçik kanı, emperyalistlerin emellerini gerçekleştirmede meze yapılamaz! Bu böyle biline…

Bunları niye söyledim..? Coğrafyamızda ilginç şeyler oluyor! “15 Şubat”, 18 sene önce apo denen bebek katilinin Kenya’da CIA ve MİT operasyonuyla yakalandığı tarihtir. 15 Şubat 2017’de Moskova’da bir Kürt toplantısı düzenlenmiştir. Ve Türkiye’den davetli olarak iki HDP milletvekili bu toplantıya katılmıştır. Bir tarafta HDP milletvekillerinin tutuklanması, bir tarafta ‘OHAL altında’ bu toplantıya katılmak için yurt dışına çıkış izni… Suriye ile 910 km sınırı olan ülkemiz üzerinde, yine operasyon mu yapılmaya çalışılıyor? Dikkatinizi çekmek istedim…”


Saatcı, “Askeri Liseler ve GATA gibi tecrübesi olan kurumların kapatılması yanlıştır”
“Ordumuz göz bebeğimizdir. İç politika malzemesi yapılamaz. Balyoz, Ergenekon ve diğer davaların ne amaçladığı 15 temmuz sonrası görülmüştür. Bizi bu coğrafyada ordusuz yaşatmazlar! Ordumuzu moral anlamında güçlendirmek için her türlü desteği vermekle mükellefiz. Allah var, 15 Temmuz şerefsiz başkaldırısı Sayın Cumhurbaşkanımızın liderlik anlayışı, emir komuta zincirinden çıkmayan askerlerimizin feraseti, kendini sınır ötesine vakfetmemiş emniyet güçlerimizin fedakarlığı ve halkımızın sağ duyusuyla ucuz atlatılmıştır. Ancak 15 temmuz gerekçe gösterilerek askeri liselerin ve GATA gibi tecrübesi olan kurumların kapatılması yanlıştır. O binalarda kahramanların sesleri yankılanmaktadır. Tecrübe kolay kazanılmaz. Sebep FETÖ ise en fazla FETÖ’cü temizliği yapılan diyanet işleri, içişleri bakanlığı ve diğer bakanlıkların da kapanması gerekir. Geçtiğimiz zor süreçte kafa karıştırmaya gerek yoktur. Yanlışlıktan dönmek erdemdir”

Saatcı, “İslam milleti olmaz! İslam ümmeti olur, Türk’ün milleti olur!”
“Atatürk, bu ülkeyi kurunca, temel taşlarını belirtmiştir. Bu devleti kuranlara “Türk Milleti” denir! İslam milleti olmaz! İslam ümmeti olur, Türk’ün milleti olur! Tarih, geleceğe ışık tutan ve ders alınması gereken bir bilimdir. Devletimizi yönetenlerin Türklük şuuru, Millet kavramı ve Dini inançlar konusunda medcezir yaşama lüksleri yoktur. Türk Milleti, varlığını, Türk Kültürü’ne borçludur. Silaha sarıldığımız, sevgiliye sarıldığımız gibi, bugün sarılmamız gereken en büyük değer, milli kültürümüzdür”

Başkan Saatcı, “Biat ediyorsanız ve parti üyesiyseniz size her yol açıktır. Aksi mümkün değildir!”
“Şair Fazıl Hüsnü Dağlarca’ya, Vietnam’ı araştırma görevi verilir. O da araştırır. Bulduğu en önemli şey şudur; Vietnam’da devlet memuru olabilmek için, önce Vietnam edebiyatı ve kültüründen imtihana tabi tutulursunuz. Diğer imtihanlar sonra gelir. İlk imtihanı geçemeyen, elenir. İşte, o küçücük bir ülke, dünyanın en büyük emperyalisti olan ABD’ye kök söktürürken, gücünü ve kuvvetini kendi milli kültüründen almıştır. Bir de Türkiye’mize bakalım… Sadece, bugün değil.. Dünden itibaren bizde, liyakat, kültür, diploma bir kenarda, particilik ve biat kültürü başka bir tarafta. Biat ediyorsanız ve parti üyesiyseniz size her yol açıktır. Aksi mümkün değildir! Aslında bu uzun vadede, Türkiye Cumhuriyeti Devleti için çok büyük bir handikaptır. İnşallah hak edenin hakkını aldığı, adaletin ‘acaba’sız hüküm sürdüğü, liyakatin sadakatin önüne geçtiği günleri bizler de görürüz”

Çalık, “Bu bölgede var olmak zorundayız”
Şehit Fethi Bey’in 2. cihan harbine girdiği sırada bir güç gösterisi olarak görevlendirildiğini ve Şam yakınlarında şehit olmuş büyük bir kahraman olduğunu ifade eden Çalık, “Fethi Bey, tıpkı Ömer Halis Demir ve polis memuru Fethi Sekin gibi Türk milletinin yetiştirdiği ender kahramanlardan birisi. Çok önemli bir dönemeçten geçiyoruz. Gelecek yüz yılın planları bölgemizde yapılıyor. Eğer gelecek yüzyılda söz sahibi olmak istiyorsak bu bölgede var olmak zorundayız” ifadelerini kullandı.

Beşkaza Meydanındaki gösteriler ilgiyle izlendi.
Konuşmaların ardından Beşkaza Meydanı’nda devam eden törende, Türk Hava Kurumu tarafından paramotor, model uçak ile mikrolight uçaktan serbest atlayış gösterileri yapıldı. Gösteriler protokol üyeleri ve vatandaşlar tarafından ilgiyle izlendi.

Facebook ile Yorum Yapın

ÇOK OKUNANLAR