Detur’un kendi operasyonuyla getirdiği 189 kişilik Finli turist kafilesi Antalya Havalimanı’nda törenle karşılandı.
Detur CEO’su Firuz Bağlıkaya geçen yıla oranla İskandinavya’dan Türkiye’ye yönelik satışlarda %50 düşüş olduğunu belirtirken hükümetin açıkladığı destek paketi hakkında konuştu. Devletin desteğini hissetmek istediklerini söyleyen Bağlıkaya, “Turizm destek paketinden biz ve bizler gibi yılda 100 ila 150 bin turist getiren acenteler faydalanamıyor” dedi.
İskandinavya spesiyalisti tur operatörü Detur, kendi uçağı ile Finlandiya’dan gelen 189 kişilik turist kafilesini Antalya Havalimanı’nda karşıladı. Amerika’da olan Detur CEO’su Firuz Bağlıkaya törene katılmazken Detur yöneticileri turistleri törenle karşıladı. Finli turistlerin Antalya’ya gelmesi nedeniyle yazılı bir açıklama yapan Bağlıkaya şunları dile getirdi:
“Ülkemizin uluslararası düzeyde en yüksek rekabet avantajına sahip olduğu, Türkiye’nin büyümesinin en kestirme yolu olan sektörümüz her zamankinden çok daha kırılgan, çok daha hassas günlerden geçmekte… Standartlara uymayan, önceden öngörülemeyen ve turizm sektörünün tüm dinamiklerini derinden etkileyen çok zorlu bir dönemden geçiyoruz.
“TEK TURİSTİN BİLE ÖNEMİNİN BİLİNCİNDEYİZ”
Gerek komşularımız, gerekse ülkemizde yaşanan üzücü olaylar ne yazık ki önce sektörümüzde ve haliyle de ülke ekonomimizde büyük hasarlar oluşturuyor. Türkiyemizin ve insanımızın umudu olan turizmde her yıl ülkemize binlerce turist getiren, şartlar ne olursa olsun uçaklarının yönünü ana destinasyonu Türkiye’den başka yöne çevirmeyen ”DETUR” olarak bizler elimizi taşınaltına koyuyor ve tek bir turistin dahi öneminin bilincinde, büyük bir özveriyle işimizi yapıyoruz. Fuarlara katılarak ülkemizi temsil ediyor, binlerce uçaklık kontratlar imzalayarak risk alıyor ve her yıl Türkiye’ye daha fazla turist getirebilmek için tüm enerjimizle çalışıyoruz.
Ancak şartların zorlu, iptallerin ardı ardına yaşandığı şu günlerde Devletimizin desteğini hakkıyla hissetmek istiyoruz.
“DESTEK PAKETİNDEN BÜTÜN SEKTÖR FAYDALANABİLMELİ”
Ne yazık ki yürürlüğe giren turizm destek paketinden biz ve bizler gibi yılda 100 ila 150 bin turist getiren acenteler faydalanamıyor. Açıkçası A’dan Z’ye istisnasız bütün sektörün ölçüsü ve çapı oranında yararlanması gereken destekler tabiri caizse alfabenin ilk dört beş harfiyle sınırlı kalıyor ve geriye kalan 25 harf bu desteklerden mahrum bırakılıyor.. Alfabenin 25 harfinin olmadığı bir yerde de başarı hikayesi yazılamaz. Yazılsa yazılsa “Ali topu at” düzeyinden öteye geçilemez..
“BÜYÜKLERİ DAHA FAZLA BÜYÜTÜP KÜÇÜKLERİ DAHA DA KÜÇÜLTÜYOR”
Biz kendi uçaklarımız ve kendi imkanlarımızla mart ayından itibaren ülkemize turist taşımaya çalışıyoruz ancak yılda yüzbinin üzerinde kişiyi ülkemize getirmemize rağmen kredi garanti fonu teminatı ile kredi kullanma imkanına sahip tur operatörleri arasında yer almıyoruz. İhracatçı statüsünde sayılmıyoruz hatta mart ayında uçak dolusu turist getirmemize rağmen uçak başına ”6000 dolarlık yardım paketi” mart ayında turist getirmek çok daha zor olmasına rağmen, destek; nisan ve mayıs ayı ile sınırlandırıldığı için faydalanamıyoruz. Aylarla ve sayılarla sınırlı teşviğin mantığını anlamak; iş yapmak zorunda kaldığımız koşullardan bile daha zor.. Büyükleri daha fazla büyütüp, küçükleri daha küçük hale getirecek uygulamalar turizme katkı sağlamaz aksine tahrip eder..
SATIŞLAR YÜZDE 50 DÜŞÜŞTE
Bugün siz değerli basın mensuplarıyla birlikte 189 kişilik Fin turist kafilesini karşılarken işimizin ne kadar zor olduğunu şu veri ile anlatabiliriz. Geçen yıla oranla İskandinavya’dan Türkiye’ye yönelik satışlardaki düşüş oranı %50’ye ulaştı. Elimizdeki bu verinin ışığında işimizin ne kadar güç olduğu ortaya çıksa da daha fazla çalışmaktan başka çaremiz bulunmuyor.
Operasyon yaptığımız bölge kapasitelerinden dolayı teşviklerde sınır olarak konulan rakamın altında turist getiriyor olabiliriz ancak risk alarak bu zor sezonda uçaklarımızın yönünü başka bir ülkeye çevirmiyoruz.
Bu topraklarda doğan ve geleceğini bu topraklarda gören, 20 yılı aşkın süredir kuzey ülkelerinden Türkiye’ye turist taşıyan ”DETUR” olarak gücümüzün sonuna kadar; işimizi yapmaya devam etmek istiyoruz.
Bulunduğumuz noktayı korumak, için Turizm Destek Paketinin genişletilerek sektör geneline yayılmasını, çok daha objektif kriterlerle hareket edilmesini, bizleri de kapsamasını arzuluyoruz, talep ediyoruz..
Değerli Türk medyası, bizlere kattığınız motivasyon ile birlikte kamunun da desteğiyle 2016 yılını en az hasarla kapatıp ülkemizin ve insanımızın umutlarını ayakta tutmak için çok çalışacağız.” (TurizmdeBuSabah.com)