Türk Hava Kurumu’nda (THK) görevden almaların sonrasında tarafların arasında, taraflar arasında karşılıklı açıklamalar sürüyor.
Dün akşam saatlerinde üyelikleri askıya alınan Merkez Denetleme Kurulu üyesi Bayram Duman, Muzaffer Başer ve Gökhan Doğan imzasıyla Şube Başkanlıklarına gönderilen yazılı açıklamada, ” THK’yı oldu bittiye getirmeye çalışanlardan kanun önünde hesap soracağımızı beyan ediyoruz.” denildi.
Açıklamada şu ifadeler yer aldı;
Bizler, Türk Hava Kurumunun son Olağan Büyük Genel Kurul’unda, THK delegelerinin oy birliğiyle seçilmiş THK Merkez Denetleme Kurulu üyeleriyiz.
11 Haziran 2019’da THK Genel Başkanı A. Bertan Nogaylaroğlu’nu, THK’yı iflas ettirecek ve yetkimizi 3. taraflara devrederek Kurumu işlevsiz hale getirecek eylemlerini tespit ederek raporladık. Büyük Genel Kurulumuzun bize verdiği yetkiyle yasaya ve yönetmeliğimize uygun olarak şartlar oluştuğu için Olağanüstü Genel Kurul talep ettik.
Genel Yönetim Kurulu tüzüğümüz gereği talebimizden en geç 15 gün sonra Olağanüstü Genel Kurul çağrısı yapmak zorundaydı. Fakat Bertan Nogaylaroğlu bizleri ve raporumuza destek verip Olağanüstü Genel Kurul isteyen Genel Yönetim Kurulu üyelerini türlü iftiralar atarak terör örgütü üyesi olmakla itham edip tehditler savurarak zorunlu olduğu halde yasal süresi içerisinde kararımızın gereğini yerine getirmedi. Arkadaşlarımız bu hakaretlerden dolayı Bertan Nogaylaroğlu hakkında suç duyurularında bulundu. Şu anda C.Başsavcılıklarında Ahmet Bertan Nogaylaroğlu hakkında bir çok suç için soruşturma dosyaları açılmış bulunmaktadır.
THK Yönetim Kurulunda Şubelerimizden gelen temsilciler dışında Turizm Bakanlığını temsilen Sn. Zehra Gamgam, Tarım ve Orman Bakanlığını temsilen Sn. Ömer Bülent Arslan da üyeydi. Hatta Ömer Bülent Arslan THK Genel Başkan Vekili idi.
26 Haziran 2019’da olağanüstü genel kurul çağrısının yapılmasının yasal süresi dolduğu için Yönetim Kurulumuzun 8 üyesi çağrı yapılmamasına tepki olarak istifa etti. İstifa edenlerden birisi de Turizm Bakanlığı temsilcisi Sn. Doç. Dr. Zehra Gamgam’dır. 9. Üye olan Tarım Orman Bakanlığı temsilcisi Sn. Ömer Bülent Arslan’ı da genel başkan Bertan Nogaylaroğlu tüzüğümüze ve yasaya göre yetkisi olmadığı halde görevden el çektirilip zan altına sokuldu.
Bertan Nogaylaroğlu bu dönemde harcama tutarları açısından yönetim kurulunda olan bir yetkiyi bypass ederek, tek başına tüzüğümüz, yönetmelik ve yasalara aykırı bir şekilde Pekşen Hukuk bürosuyla büyüklüğü on milyonlarca lirayı bulan, kurumun tüm dava ve icra takiplerini terk ettiği, bununla da yetinmeyerek hukuk dışında bir çok uzmanlık konusunda yetki verdiği yasadışı bir anlaşma imzaladı. Daha önce Kızılay’ın zor günlerinde de ortaya çıkmış eski Milletvekili olduğunu söyleyen Haluk Pekşen’i yetkisiz olarak Kurum’a alıp hiçbir unvan taşımaksızın bütün işlerin başına koydu, bilgi ve belgeler teslim etmek suretiyle suç işledi. Bu kişiyle birlikte kurumun kazandığı davaları ortadan kaldırmak için yapılan görüşmeler için ayrıca sözleşmenin tarafı olan kızına ücrette ödenecek nasıl olsa. Bu kişiler kurumdan uzaklaşsa bile kurum yıllarca bu imzaların geçersizliğini savunmak zorunda bırakılacak. Bu vesile ile buradan THK Genel Başkanı ile imzalanacak sözleşmelerin geçersiz olacağını 3.kişilere duyurmuş olmak da isteriz.
Bizler, Merkez Denetleme Kurulu olarak, THK tüzüğünün tarafımıza verdiği yetkiye dayanarak 27 Haziran’da Olağanüstü Genel Kurul Çağrısı yaptık ve genel merkezden gerekli belgeleri talep ettik. Bundan bir gün sonra Bertan Nogaylaroğlu, yönetimi istifa etmiş bir genel başkan olarak, kendisini denetlemek için ve bağımsız olarak THK Büyük genel kurul delegeleri tarafından oybirliğiyle seçilen bizleri görevden aldığını iddia etti. Tüzükte olmayan bir yetkiyi kullanmakta mahsur görmedi, ne de olsa mahkemeler bununla ilgili karar verinceye kadar atı alan Üsküdar’ı geçecekti.
Temmuz 2019’un başında da Kurum’un kasasından çok büyük bedeller ödeyerek 2019 Nisan ayında E&Y firmasına düzenlettiği yanlışlıklar ve hatalarla dolu bir raporu dayanak göstererek bizlerin görevimizi yapmadığımızı ileri sürdü ve suç duyurusunda bulundu. Bu elbette kötü niyetli bir girişimdi. Çünkü madem böyle bir suç vardı, neden bahsettiği sözde raporun verildiği tarih olan Mart ayında suç duyurusunu yapmadı da bizim Olağanüstü Genel Kurul istediğimiz 4 ay sonraki tarihi bekledi? Halen kurum içindeki teftiş memurlarına baskı yaparak, aleyhimizde suç uydurmaya çalıştığı bilgileri her gün tarafımıza ulaşıyor.
Mahkemelere ve basına servis etmeye çalıştığı raporlar çok daha önceki dönemlere ait olduğu ve gerekleri yerine getirildiği halde bilerek kamuoyunu aldatmaya yönelik Vakıflar Genel Müdürlüğü müfettişleri, İl Sİvil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğü müfettişlerinin raporlarını yeni hukuka aykırılıklar kendi döneminde bulunup ortaya çıkarılmış gibi servis etmekte bir mahsur görmedi.
Bertan Nogaylaroğlu Yasa ve tüzüğümüze uygun olarak 20-21 Temmuz 2019’da yapmamız gereken Olağanüstü Genel Kurul’umuza mahkemede itiraz etti ve tedbir istedi. Gerekçe olarak da hiçbir yetkisi olamayacağı halde Olağanüstü Genel Kurul çağrısı yapmazdan evvel bizi görevden almış olduğunu gösterdi. Ankara 19. Asliye Hukuk mahkemesi tedbir talebini reddetti. Bir gün sonra Ankara 15. Asliye Hukuk mahkemesine açtığı ve talep dilekçesine yazdığı yalan ve yanıltıcı beyanlarla yasalara ve tüzüğümüze aykırı olduğu halde bizleri görevden el çektirdiği iddialarıyla mahkemeyi yanıltmayı her nasılsa başardı. Hakim, kararında dava esastan sonuçlanıncaya kadar olağanüstü genel kurulun tedbiren durdurulmasına karar verdi. Bir gün arayla aynı davada iki zıt karar çıktı… Hakim organları kalmamış bir derneğin genel kurulunu neden durdursun ki? Üstelik tüzükte açıkça yetkili olduğumuz yazıyor, yine tüzük böylesi durumları düşünerek olsa gerekir ki tamamen açık şekilde ileri sürülen durumlarda görevden el çektirme yetkisini sadece Genel Yönetim Kuruluna yetki tanımışken? diye düşünmüştük, ancak yanıldık…
Bertan Nogaylaroğlu bu süreçte tamamen asılsız yalan beyan ve iftiralarla mahkemelere aleyhimizde suç duyurusunda bulunup bizleri töhmet altında bırakmakta ve sürdürmekte olduğu THK’yı yok edici faaliyetlerini tamamlamak için süre kazanmaya ve THK’nın önüne set çekmeye çalışmaktadır. Ne yazık ki basınımızı da bu kötü emellerine alet etmektedir. Yalan haber yayınlattığını kendisi de biliyor, ancak kamuoyunu aldatarak fazladan ne çıkarabilirim hesabı yapıyor olsa gerekir.
Kamu yararına çalışan 94 yıllık büyük ve çok önemli bir kurum olan THK, açıkça suç işleyen, iftira ve yalanlarla bizleri kamuoyu nezdinde töhmet altında bırakma gayretinde olan bir kişinin boyunduruğuna terk edilmiş durumdadır. Tüzükte olmayan, yasalarda olmayan işlemler havada uçuşuyor. Bizler Emekli Hava Tümgeneral olan Bertan Nogaylaroğlu’nu aday gösterip THK Genel Başkanı seçtirten Türk Hava Kuvvetlerini bu yıkım sürecinde sorumluluk almaya davet ediyoruz. Sessiz kalarak hukuksuzluğu ve keyfi idareyi destekleyenlerden olmayacaklarını ümit ediyoruz.
Bizler, THK Merkez Denetleme Kurulu Üyeleri olarak, bizim dışımızda bütün kurulları istifa etmiş ve tüm delegelerinin olağanüstü genel kurul istediği THK genel başkanı Bertan Nogaylaroğlu’nun acemice algı yaratma girişimlerini kınıyor ve THK’yı oldu bittiye getirmeye çalışanlardan kanun önünde hesap soracağımızı beyan ediyoruz.
Saygılarımızla