Smithsonian Ulusal Havacılık ve Uzay Müzesi, 71 bin metrekare alana kurulan müze iki dev hangardan oluşuyor.
15 Aralık 2003 tarihinde kapılarını ziyaretçilerine açan müzede havacılık ve uzay tarihinde önemli yer tutan yüzlerce aracı görmek mümkün.
Müzede Birinci Dünya Savaşı’ndan günümüze kadar birçok uçak modeli yer alıyor
Amerika’nın Sesi’nde yer alan makaleye göre bu uçaklar arasında hangileri yok ki? Enola Gay adıyla bilinen ve Japonya’nın Hiroşima kentine ilk atom bombasını atan Boeing B-29 tipi uçak da müzede yer alıyor.
Müzenin bir başka bölümünde ise dünyanın en hızlı askeri uçağı yer alıyor, Lockheed SR-71 Blackbird. Londra’dan Californiya’ya yaklaşık 4 saatte uçabilen, Kuzey Carolina’dan Ortadoğu’ya 10 saatte gidip gelebilen, sesten üç kat hızlı uçabilen, bir dönem dünyanın en hızlı uçağı şimdi Virginia’daki havacılık ve uzay müzesinde ziyaretçileri ağırlıyor. Uçak, 1964’ten 1998’e kadar Amerikan Hava Kuvvetleri’ne hizmet etmiş. Toplam 32 adet üretilmiş, 12’si kaza sonucu düşmüş. Sonunda da bütçe çıkmayınca uçak 1998’de emekliye ayrılmış. Şimdi de müzede bütün ihtişamıyla ziyaretçilerini bekliyor.
Müzede artık gökyüzünde uçmayan bir dönem Fransız Havayolları’nın kullandığı Concerde yolcu uçağı da yer alıyor. Yüksek maliyeti ve sınırlı yolcu kapasitesi olduğu için üretimden kaldırılan uçağın son ticari seferi, 24 Ekim 2003’te Londra’yla New York arasında yapıldı.
Sadece yolcu uçakları değil, müzede savaş uçakları da önemli bir yer tutuyor. Bu uçaklardan biri de Türkiye’nin de dahil olduğu proje çerçevesinde üretilen F-35. F-35 yanında birçok savaş uçağı modelini müzede görmek mümkün. Bu uçaklar arasında 1 ve 2. Dünya Savaşı’na katılanlar da var. Uçaklarda kullanılan motorlar da müzede sergileniyor.
Uçakların yanısıra helikopterler de müzede ziyaretçilerin ilgi odağı. Uçaklar gibi, helikopterlerin de birçok çeşidi müzede yer alıyor.
Müzede belki de en fazla ilgi gören ise uzay mekiği Discovery. İlk kez 1984’te uzaya fırlatılan, dünya yörüngesinde 5,750 defa döndükten, 238 milyon kilometre yol kat ettikten ve uzayda 365 gün geçirdikten sonra 2011’de emekliye ayrılan uzay mekiği bütün görkemiyle müzede dikkatleri üzerine çekiyor. Discovery bütün görevlerini kazasız atlatmayı başarmış bir mekik. Uzay mekiği 5 yıldır müzede adeta emekliliğin tadını çıkarıyor.
Müzede yer alan simülasyonların en fazla kullanıcısı ise çocuklar. Müzede yer alan kule ise genç yaşlı herkesin ilgi alanı. Kuleden, müzenin yakınındaki Dulles Havaalanı’na inen uçakları görmek mümkün.
Bütün büyüklüğüne rağmen müze hala büyüyor. Mayıs 2012’den buyana müzede 169 uçak ile 152 uzay aracı sergileniyor. 200 uçağın daha sergilenmesi için müzenin genişletilmesi çalışmaları devam ediyor.
Müze, Washington’daki gibi aslında sadece müze değil. Müzede konferanslar, kitap imza günleri, çocuklar için etkinlikler de düzenleniyor. Tabii ki müzeden anı istiyorsanız alışveriş merkezi de unutulmamış.