Avrupa Ulaştırma ve Çevre Federasyonu-T&E ( Transport & Environment ) tarafından yürütülen yeni bir çalışma, Fransa ve Avrupa’daki binlerce yüksek tansiyon, diyabet ve demans vakasının uçakların yaydığı küçük parçacıklarla bağlantılı olabileceğini gösteriyor .

CE Delft liderliğinde yürütülen ve T&E’nin talebi üzerine gerçekleştirilen yeni bir araştırmaya göre, Fransa’da yaklaşık 11 milyon insan (Fransız nüfusunun %17’si) özellikle havacılıktan kaynaklanan ultra ince parçacıklara maruz kalıyor. Bu insanlar Fransa’nın en yoğun iki havalimanı olan Paris-Orly ve Paris-Charles de Gaulle’ün 20 km’lik yarıçapında yaşıyorlar.

Toplamda Avrupa’da 52 milyon insan trafik açısından en önemli 32 havalimanından birinin yakınında yaşıyor. Ultra ince parçacıklara (partikül) maruz kalmanın, solunum sorunları, kardiyovasküler hastalıklar ve yüksek riskli gebelikler gibi uzun vadeli ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğinin altını çizen T&E çalışması, ultra ince parçacıklara maruz kalmanın 280.000 yüksek tansiyon vakasından, 330.000 vakadan sorumlu olabileceğini tahmin ediyor. Avrupa’da diyabet ve 18.000 demans vakası.

Bu rakamlara ulaşmak için yazarlar, Amsterdam Schiphol Havalimanı çevresinde bu hastalıklara ilişkin rapor edilen vakaları temel aldılar. Daha sonra, Avrupa’daki havacılıktan kaynaklanan ultra ince parçacıkların sağlık üzerindeki etkilerine ilişkin bilinen ilk tahmini elde etmek için bu sonuçları diğer havalimanlarına da uyarladılar.

Özellikle kalkış ve iniş sırasında uçaklardan çok ince parçacıklar yayılıyor. Bu, havaalanı yakınında yaşayan insanların bu tür kirliliğe özellikle maruz kaldığı anlamına gelir. Havaalanının 5 km yarıçapında yaşayanlar, cm3 başına ortalama 3.000 ila 10.000 ultra ince parçacık içeren havayı solurlar.

T&E’ye göre, ” daha kaliteli” olarak adlandırılan yakıtların kullanılması, ultra ince parçacık emisyonlarını % -70’e kadar azaltacak. Aslında uçakların yaydığı parçacıkların miktarı büyük ölçüde yakıtın bileşimine bağlı. Havacılık yakıtı ne kadar “ temiz” olursa yanması da o kadar az kirletici olur. Bu yakıtın temizlenmesi, hidro-işlem adı verilen bir işlemle yapılabilir.  T&E, diğer önlemlerin de ultra ince parçacıkları azaltıp hava kalitesini iyileştirebileceğini hatırlatıyor: hava trafiğinin azaltılması, havacılığın katlanarak büyümesi ve sürdürülebilir havacılık yakıtları (SAF) gibi daha temiz teknolojilerin kullanılması.

Konuya ilişkin konuşan T&E France havacılık müdürü Jérôme du Boucher şunları söyledi;”  Bu kadar endişe verici bir sorunu bu kadar basit ve ucuz bir şekilde çözmek pek yaygın değil. Uçak emisyonları, yakıtlarının temizlenmesiyle önemli ölçüde azaltılabilir. Karayolu ve denizcilik endüstrileri bu gerekli adımı yıllar önce attı, ancak havacılık dünyası ayak sürüyor. Havacılık sektörü en son teknolojileriyle övünüyor ancak yine de milyonlarca Avrupalının sağlığı üzerinde yıkıcı bir etkiye sahip olan eski çağdan kalma yakıtları kullanıyor.” dedi.