Geçtiğimiz hafta magazin sayfalarında efsane pilot Vecihi Hürkuş’un hayatının konu alındığı filmin dizi ve sinema yönetmeni Kudret Sabancı tarafından çekileceği yer alınca, bu kaçıncısı girişim,diye düşünmedim değil. Bildiğim ve duyduğum kadar yapımcılar çok hevesliydiler ama ve finans/bütçeden kaynaklı sorunlardan dolayı projeler başarısızlıkla sonuçlandı.
Bu sorunları aştıklarını tahmin ettiğim yapımcıların, yönetmenlik koltuğunu teslim ettiği Sabancı’nın filminde, ( bazı magazin sitelerinde çekimlere başlandığı da yazılıyor) Yeşilçam’ın efsane oyuncularından Cüneyt Arkın ile geçen yıl vefat eden Oya Aydoğan’ın oğulları da oynayacakmış.
Tarihi filmler, yönetmeni, oyuncu kadrosu, senaristi, film müziği gibi faktörlerin yanında -özellikle – tematik- konulu filmlerin çekilmesi bütçesi kadar, sağlıklı kaynak bilgilerini varlığı sayesinde başarı kazanır. Adı “Tayyareci” olarak açıklanan filminin senaristi Savaş Korkmaz’ı tanımıyorum ama senaryo için hangi kaynağı esas aldığı, hangi tarih danışmanları ile çalıştığını bilmiyorum. Vecihi Hürkuş hakkında öylesine bilgi eksikliği ve karmaşası var ki, filmde aynı yanlışlara yer verildiğinde o yanlışların sinema dünyasında da devam edeceği tabiidir.Bu risk alınmamalı.
Vecihi Hürkuş’un kendisine ait şahsi defterlerini, kendi daktilosuyla yazılmış dilekçelerini, el yazılarını , Kurumlarla olan yazışmalarını, notlarını vb. bizzat okumuş, incelemiş biri olarak yazıyorum. Gerçek belgeleri incelemeden, filmin kahramanı Vecihi Hürkuş’un nelerle mücadele ettiğinin belgelerini tek tek okumadıkça her şey boş. Ne o kahramanı anlarsınız, ne hissederseniz, sadece ve sadece bir film ortaya çıkar ama nasıl bir film;elbette kopyala yapıştır bir film.
Not: Vecihi Hürkuş’un kameralara yansıyan bu tarihi anları filmde yer alacaktır diye umuyorum.Yapım ekibi izlemiş diye düşünüyorum; ben yine de anımsatayım.
*
Dunkirk
Sinema dünyasının kült yönetmeni 1970 doğumlu Christopher Nolan’ın 21 temmuz’da vizyona giren ( savaş filmi değil) savaşı anlatan ve tahmini 100 milyon dolarlık bütçeyle çekilen filmi Dunkirk’i izledim.‘Memento (Akıl Defteri)’, ‘Insterstellar (Yıldızlararası)’, ‘Man of Steel (Çelik Adam)’, ‘Batman Begins (Batman Başlıyor)’, ‘The Dark Knight (Kara Şövalye)’, ‘Inception (Başlangıç)’ gibi efsane filmlerin yönetmeninin bu film için söyleyeceğim filmin bir başyapıt olduğu.
‘Casuslar Köprüsü’ filminde 2016 yılı En iyi Yardımcı Erkek Oyuncu Oscar’ını alan Mark Rylance’ı kıyıda mahsur kalan askerleri kurtarmak için küçük yatıyla Dunkirk’e giden sivil bir kahraman olarak izlerken, Macbeth’i hem sinemada hem de tiyatroda en iyi icra eden sanatçı olarak gördüğüm, Dunkirk’ten 330 bin İngiliz ve İskoç askerin tahliye operasyonu yöneten deniz albayı rölünde Sir ünvanlı Kenneth Branagh , Spitfire pilotu rolünde Messerschmidt 109’larla çarpışan ve filmi en etkileyici sahneleriyle belleğimizde yer edinen BAFTA ödüllü tiyatro ve sinema oyuncusu Tom Hardy unutulmaz oyunculuk sergilemişler. Ölüme burun buruna geldiği anda son anda yaşama tutunan ve umudun hiç kaybetmeyen kurnaz er Tommy rolüyle Fionn Whitehead’ın hakkını yemeyelim.
Oscar 2018’de bakalım hangi ödülleri toplayacaklar. Nolan’ın Inception ile yenilen hakkının bu sefer telafi edilebileceği bir ihtimal.
