Son iki ayda 2 kişinin ölmesine sebep olan 3 büyük kazanın yaşandığı Kapadokya’da 2014’te inşa edilen hava trafik kontrol kulesi bürokratik işlemlerden 3 yıldır faaliyete geçirilemiyor. Her gün yüzlerce balonun havalandığı bölgedeki pilotlar hava trafiğini yerdeki çalışanlarla telsiz vasıtasıyla kontrol etmeye çalışıyor.
Son iki ay içinde Kapadokya’da üç büyük balon kazası yaşandı. 2 kişinin hayatını kaybettiği 50’den fazla kişinin yaralandığı kazalar tüm dikkatleri bölgeye topladı. Turizmin kan kaybetmeye devam ettiği dönemde gelen kazalar bölgede tedirginliğe neden olurken Hürriyet gazetesinden Ömer Erbil‘in haberine göre, kazaların ortak sebebinin ani hava değişimi olduğu söylense de bölgedeki uzman pilotlara göre en büyük sorunun hava trafiğinin kontrol edilmemesi olduğu ortaya çıktı.
Bu konuda üç yıl önce atılan adımlar da bürokratik engellere takılmış. Bölgedeki hava değişimini ve hava trafiğini takip edecek uçuş kulesi Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü tarafından inşa edilse de bürokratik nedenlerden ötürü elektrik hizmeti alamadığı için atıl bir şekilde bekliyor.
Pilotlar kuleyi istiyor
Mevcut düzende balonlar havadayken pilotlar alçalıp yükselmelerini ve diğer balonlarla mesafelerini yerdeki çalışanların direktifiyle telsiz vasıtasıyla yürütüyor. Arazinin engebeli olması çoğu zaman bu kontrolün sağlıklı yapılamamasına neden oluyor. Pilotlar kulenin hava trafik kontrolünde önemli olduğunu belirtirken bölgedeki en büyük şirketlerden Anatolia Balon’un sahibi pilot Halil Uluer, “Kulenin katkısı büyük olur. Neden açılmıyor anlamak mümkün değil. Pilotlar balondan dolayı üstlerini göremezler. Yükselmek istediklerinde diğer pilotlarla ya da yerdeki ekiple haberleşiyorlar. Oysa kule olsa bu trafiği çok daha rahat yönetir. Aynı zamanda meteorolojik değişimleri de anında pilotlara bildirler’’ diyor.
“Kablolar yere alınsın”
Balonların kalktığı alanda meteorolojik veriler çevre illerin havaalanlarından sağlanıyor. Pilotlar sadece bölgedeki ani değişimleri kaydedebilecek bir sistem kurulmasını istiyor. Bunun maliyetinin yaklaşık 1 milyon Euro civarında olduğu ve meteorolojinin bu bütçeyi ayıramadığı iddia ediliyor. Diğer büyük sorun ise elektrik direkleri. Balon şirketleri uçuş güvenliğini etkileyen yüksek gerilim hatlarının yer altına alınmasını ya da en azından renkli boyanarak daha görünür hale getirilmesini talep ediyor.
Ani baskınlarla denetim iddiası
Üç turistin öldüğü 22’sinin yaralandığı 2013 yılında yaşanan kazadan sonra Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü bölgede ciddi tedbirler almış. Her balona sicil numarası ve kalkıştan önce izin şartı getirilmiş. Ancak tüm bunlara rağmen yeterli denetim yok. Kaç kişilik sepete kaç yolcu bindiriliyor, propan gazı kalitesi yeterli mi, balonu kullanacak pilot geçerli uçuş süresini tamamlamış mı gibi hayati önemdeki denetimler yapılmıyor. SHGM yetkilileri ani baskınlarla denetim yaptıklarını ileri sürseler de yaşanan kazalar denetim yetersizliğini ortaya koyuyor.
“İlk çığlık pilottan geldi”
Kazada yaralanan TOFAŞ Basketbol oyuncusu Juan Palacios, yaşadıklarını Hürriyet gazetesinden Cansu Şimşek‘e anlattı: “Rüzgârlı bir hava yoktu. Balonda herkes ayaktaydı, tutunabilecek bir yer vardı ama oturan kimse yoktu. Havalanmadan önce bize acil durumda ne yapmamız gerektiğine dair bir bilgi verilmedi.”
“Yaklaşık 1 saat sonra biraz rüzgâr çıktı ve aşağıya doğru inmeye başladık. Pilotla yolcular arasında bir gerginlik ya da ses yükselmesi duymadım. Çok alçaldığımızı hissettim ve normal bir durum olmadığını sezdiğim anda ilk çığlık pilottan geldi. Elektrik kablolarına çarptık ve elektrik çarptığını hissetmeye başladım. Sağa sola sallandık ve sonra yere çakıldık. Gözümü açtığımda kız arkadaşımın suratı kanlar içindeydi. Kız arkadaşım sol elmacık kemiğinden ameliyat oldu. Kendisi bir model. İş kaybından dolayı dava açmaya hazırlanıyoruz.”
Kalkış trafiği
Kapadokya’da 25 balon turizmi yapan firma, 240 kayıtlı balon var. 219 pilot bu balonlarda görev yapıyor. Aynı anda 100 balon kalkış yapabiliyor yarım saat sonra 50 balona daha izin veriliyor.