Lion Air ekibi B737 MAX 8 uçağında meydana gelen dalışları kontrol etmek için çaba gösterirken beklenmedik bir kaynaktan yardım aldılar; bu kişi kokpitte yapan bir görev dışı pilottu.
Endonezya’daki soruşturmaya yakın iki kişiye göre, kokpitteki arka koltuğa(jump seat) oturmuş olan bu pilot, sorunu doğru bir şekilde teşhis etti ve mürettebata hatalı çalışan uçuş kontrol sisteminin nasıl devre dışı bırakılacağını ve uçağın nasıl kurtarılacağını anlattı.
Ertesi gün yani 29 Ekim’de, araştırmacıların söylediklerine göre aynı bir arıza nedeniyle farklı bir ekibin komutası altında B737 MAX Java Denizine düştü ve uçaktaki 189 kişi yaşamını kaybetti.
Lion Air uçuşunda daha önce açıklanmayan ayrıntı, arıza ile karşı karşıya olan bazı 737 MAX pilotlarının, felaketi önlerken diğerlerinin uçaklarının kontrolünü kaybettikleri ve düştüklerinin gizeminde yeni bir ipucunu temsil ediyor. Kokpitte üçüncü bir pilotun varlığı, Endonezya Ulusal Ulaştırma Emniyeti Komitesinin 28 Ekim tarihli kaza raporunda yer almamış ve daha önce de bildirilmemiştir.
Bali’den Jakarta’ya erken saatte yapılan uçuşta görev dışı pilot mürettebata, tüm pilotların ezbere bilmesi gereken bir kontrol listesinin gereği olarak motorun gücünü azaltmalarını söyledi.
Lion Air sözcüsü Danang Prihantoro, “Uçuş ve uçaktaki tüm veriler ve bilgiler Endonezya Emniyet komitesine sunuldu. Kaza ile ilgili devam eden soruşturma nedeniyle bu aşamada ek yorum yapamayız.” ifadesinde bulunmuştu.
Endonezya emniyet komitesi raporunda, uçağın önceki uçuşlarında birçok arıza görüldüğü ama uygun şekilde onarılmadığı belirtildi.
Boeing ve Endonezya emniyet komitesi temsilcileri, daha önceki uçuş hakkında yorum yapmaktan kaçındı.
Uçakların çok dik bir şekilde tırmanmalarını ve stall olmalarını engellemek için tasarlanan emniyet sisteminin sebep olduğu Lion Air kazasının araştırması devam ederken beş aydan kısa bir süre sonra Etiyopya’da ikinci kaza meydana gelmiştir. Arızalı bir algılayıcının Lion Air uçağının bilgisayarlarına bir stall’u önlemek için burnu otomatik olarak aşağı indirmesi gerektiğini düşünmesi için kandırdığına inanılıyor.
İki kazanın ardından yapılan araştırmada 29 Ekim’deki Lion Air kazası ve sonrasında 10 Mart Ethiopian Airlines Flight 302 kazasının benzerlikleri ortaya çıktı.
Ulaştırma Bakanlığı’nın genel denetçisi, uçağın nasıl uçmaya yetkili olduğuna dair bir inceleme yürütürken, ABD Adalet Bakanlığı’nın altındaki büyük jüri de, uçağın sertifikasyonunun muhtemel bir suç soruşturması için kayıtları kontrol etmektedir.
Lion Air kazasından sonra, ABD pilot sendikaları, Manevra Karakteristiği Arttırma Sistemi olarak bilinen sistemin potansiyel risklerinin dökümanlarda ve eğitimlerinde yeterince açıklanmadığını söyledi. Sendika liderleri, MAX uçağının dokümanlarının hiçbirinin MCAS’a ait bir açıklama içermediğini söyledi.
Kaza raporuna girmeyen ayrıntı çok önemli olup bunun tek bir olay olmadığı benzerlerinin başka ekiplerce de yaşanmış olabileceği düşünülmektedir. Tüm B737 pilotlarının aşina olduğu ve meydana geldiğinde ezbere düzeltme manevrası yapmak durumunda oldukları “Runaway Stabilizer” arızasına benzerliğinden dolayı, gecikmeksizin düzeltme manevrası yapabilen ekipler kaza olmasını önlemiş olabilirler.
Zaman içinde MAX kullanıcısı işletmelerin bu konuda söyleyecekleri olabilir.
Emniyetli uçuşlar dileriz
Eyup Turşucu
Kaptan Pilot (E )
Kaza Araştırma Uzmanı