Bugün sizlere önemli bir konudan söz etmek istiyorum…
Kabin Memurluğu mesleğinde hep güzel anılar değildir ardınızda bıraktığınız.
Doğumların yanı sıra ölümler de vardır uçaklarda,
Hasta biner, ölüverir bir anda,
Veya bir kalp krizi…
Bazen ağır hastalar olur sizi aşağılara çeken,
Bazen yaralı askerler taşırsınız, gençliğine kıyamadığınız.
Ve bazen de, hasta siz olursunuz;
Tanımlanmış tüm meslek hastalıkları
Ve henüz tanımlanmamış olanlar…
Bunların yanı sıra uçucuların pek bilinmeyen risk faktörü;
Kozmik Radyasyon!
Bir zaman Dünya Sağlık Örgütü WHO tarafından ele alınmış, ancak uzun araştırmalar gerektiğinden mi, ucu havayolu şirketlerine ve uçak yapım firmalarına kadar uzanacağından mıdır, üstü kapatılmıştır.
Radyasyonun kanser üzerindeki etkisi bilinmektedir. Bu konu çeşitli Havayolu dernekleri tarafından da irdelenmiş ama zorlayıcı nedenlerle askıda kalmıştır.
Şu ara basında yer alan bir haberde kanseri hipertermi yöntemi ile yenmeyi başaran Alman Dr. Robert Gorter de açıklamalarında buna değinerek;
“Sık sık uzun mesafe uçup saat farkını yaşayanlar veya düzensiz uyku alışkanlıklarına sahip olanların kanser oranları daha yüksektir. Örneğin kadın havayolu çalışanlarında nüfusun geri kalanına kıyasla iki katı daha fazla meme kanseri vakasına rastlanır. Tabii bu kuzey-güney uçuşlarında değil, saat farkının yaşandığı doğu-batı uçuşlarında geçerlidir.” demektedir.
Şimdi ben diyorum ki;
Hani şu haber altı yorumlarda,
Kabin Memuru ve Pilotların aldığı maaşları çok görenler var ya!…
Hani şu oturdukları koltuktan ahkâm kesenler,
“2000-3000 TL’yi beğenmiyorlar ” diyenler, sözüm onlara
Bu yaşamı tehdit eden risk faktörü hiçbir para ile ölçülemez,
Ama mademki çok kolay,
Buyurun siz uçun!
Oya Güler
Emekli Purser – ARFAA Kurucu Başkan