Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Genel Başkanı Cemal Özyiğit, Ercan Havaalanı ile ilgili gelişen olaylar, alınan kararlar ve ortaya atılan rüşvet iddiaları ile ilgili derhal soruşturma başlatılması gerektiğini vurguladı.
Ercan Havaalanı ile ilgili sözleşmenin Bakanlar Kurulu kararı ile 4 yıl daha uzatıldığını belirten Özyiğit, Ercan Havaalanı ile ilgili yaşanan skandallar zincirine bir yenisinin daha eklendiğini vurguladı. Ercan Havaalanı’nın devredilmesi ile başlayan yanlışlar zincirinin, İhale Şartnamesi’nde imzalanan ve ana sözleşmede yer alan şirkete ait sorumlulukların ek sözleşmeyle ortadan kaldırılması ile devam ettiğini, şimdi de sözleşmenin 4 yıl daha uzatıldığını belirten Özyiğit, şirketin çok ciddi rakamlarla ifade edilen gelire 4 yıl daha ortak olacağını, başka deyişle devletin ciddi bir gelirden feragat etmiş olacağını belirtti.
Özyiğit, “Süre uzatılmasından bazı Bakanlar haberi olmadığını açıklarken, Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu daha da ileri giderek, Ercan’ın ne mali, ne de inşaat anlamında sağlıklı bir denetime tabi olmadığını söylemektedir. Böylesi bir ortamda sözleşmenin 4 yıl daha uzatılması ile kime hizmet edilmektedir” dedi.
Diğer yandan Ercan’ın İşletmecisi Taşyapı Group’un sahibi Emrullah Turanlı’nın ise “Tahsin Ertuğruloğlu tehditle benden para istedi” yönünde ciddi bir iddiada bulunduğunu belirten Özyiğit, “Bu kadar şaibeli işlerin döndüğü, bu kadar ciddi iddiaların ortada dolaştığı bir dönemde yetkili makamlar artık devreye girmelidir. Ercan’la ilgili devleti zarara uğratan karar ve uygulamalar mercek altına alınarak inceleme yapılırken, adli makamlar da devreye girerek ortadaki iddiaları araştırmalıdır” ifadelerini kullandı.
Ertuğruloğlu’nun bugün söylediklerini TDP olarak daha işin başında ihale sürecinde söylediklerini, 2015 yılında da bu işin olmadığını vurguladıklarını ancak bu süreçte hükümette bulunan UBP, CTP ve DP’nin bu konuyla ilgili hiç bir şey yapmadıklarını belirten Özyiğit,”Maalesef, dün söylediklerimiz bugün kamuoyunun önünde deşifre oluyor. Bu ülkede özelleştirme, kişileri ihya etmek için araç olarak kullanılıyor, bakanların ise tüm çabası bu süreçlerde kendilerine pay çıkarmak. Dün hükümette tüm bu sürece onay veren ve sesiz kalan, fakat bugün istediğini elde edemeyenler bağırıyor. Hepiniz bu ülkeye, bu halka, gelecek nesillere ihanet içindesiniz” ifadelerini kullandı.
“Bakanlar Kurulu’nun böyle bir yetkisi var mı?”
İstanbul Havayollarının hangarla ilgili sözleşmenin fesh edilmesi nedeniyle açtığı ara emri davasının da dikkat çekici olduğunu belirten Özyiğit, İstanbul Havayolları ile Taşyapı şirketinin avukatının aynı kişi olduğunu, ara emrinin sürdüğü süre zarfında Taşyapı şirketinin arazi kendisine verilmediği gerekçesiyle devlete 93 milyon TL’lik dava açtığını, Bakanlar Kurulu’nun da davanın geri çekilmesi şartıyla sözleşmeyi 4 yıl daha uzattığını belirtti.
Özyiğit, “Bakanlar Kurulu hangi gerekçelerle sözleşmenin ihlal edildiğine karar vermiştir. Böyle bir karar verme yetkisi var mıdır, bazı Bakanların niye bu süre uzatımından haberi yok, bu karar niçin sözleşmenin uzatılmasına karşı olduğu bilinen Bakanın katılmadığı bir toplantıda alınıyor?” diye sordu. Özyiğit, Bakanlar Kurulu’nun bir üyesi olan Tahsin Ertuğruloğlu söz konusu şirketin ‘devleti hiçe saydığını’, ‘KKTC siyaseti, bürokrasisi cebimde’ dediğini anımsatırken, Bakanlar Kurulu’nun diğer üyelerinin aynı şirkete niye imtiyaz geçtiğinin, hangi gerekçelerle sürenin uzatıldığının kamuoyuna açıklanması gerektiğini kaydetti.
“UBP ve CTP Soruşturma Önergesinden niye kaçtı?”
TDP Başkanı Cemal Özyiğit, Ercan Havaalanı’nın devriyle başlayan sürecin soruşturulması için TDP olarak Meclis’te Soruşturma Komitesi kurulması önerisi yaptıklarını, ancak UBP, CTP ve DP’nin bundan ısrarla kaçtığını belirterek, “O dönem bu önerimize evet denseydi, bugün yaşananlar belki de yaşanmayacaktı” dedi.
“TDP mutlaka hesabını soracaktır”
TDP Genel Başkanı Cemal Özyiğit, Ercan Havaalanı’nın devriyle başlayan süreçte, yapılan yanlışlıkların, keyfi uygulamaların faturasını toplumun ödediğini, bu yönetim anlayışına dur denmediği sürece de maalesef ödemeye devam edeceğini kaydetti. Özyiğit, toplumu düşünmeyen, kendi siyasi geleceğini ön planda tutan bugünkü yönetim anlayışının artık sonunun geldiğini belirtti.
Ercan’la ilgili konuların enine boyuna araştırılarak, soruşturulması gerektiğini, bu bilgi ve bulguların yargıya taşınarak, varsa suçluların cezalandırılması gerektiğini kaydeden Özyiğit, “Bugün birileri buna olanak tanımayabilir. Bizim dışımızdakiler ‘acaba ucu bize de dokunur mu’ endişesi ile olayların üzerine gitmekten çekinebilir. Ancak şu net olarak bilinsin ki, TDP bu işin peşini bırakmayacaktır. Yetkiyi elimize geçirdiğimiz anda gerekli girişimleri yaparak yapılanlar en ince detayına kadar incelenecek ve ne gerekiyorsa yapılacaktır” ifadelerini kullandı.
*
NE OLMUŞTU ?
Ercan Havalimanı’nın işletmesini alan T&T Airport’un büyük ortağı Taşyapı’nın sahibi Emrullah Turanlı, dönemin Ulaştırma Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu’nun makamında Ömer Elmas isimli şahsın kendisine ‘bize sizi denetlememiz için ayda 250 bin Euro para vereceksiniz’ iddiasında bulunmuştu.
Turanlı, bu parayı vermeyi reddetmesinin ardından can ciğer oldukları Ertuğruoğlu ile bir anda aralarının açıldığını ve “Sayın bakan bana Emrullah bey diye hitap ederken parayı ödemeyi reddetmemizin ardından o adam diye hitap etmeye başladı’ dedi.
Turanlı, “Kendi siyasi oyunlarına beni alet etmesinler. Beni bu oyunlara alet ettikçe pislikleri millete anlatacağım. Sayın bakan konuşmalarına dikkat etsin, bana bu adam diye hitap edemez. O mafya ayaklarını gitsin başkalarına yapsın” dedi.
Ercan Havalimanı’nın işletmesini alan T&T Airport’un büyük ortağı Taşyapı’nın sahibi Emrullah Turanlı, önceki gün Meclis’te gündem olan ve dönemin Ulaştırma Bakanı, şimdiki Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu’nun kendisi ile ilgili yaptığı konuşmalara cevap verdi.
Turanlı olayı bire bir anlattı
Turanlı, KKTC’de yayınlanan Havadis’e yaptığı açıklamada dönemin Ulaştırma Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu ile tanışmasını ve ardından yaşanan olayları anlattı. Turanlı, Ertuğruloğlu’nun göreve gelmesinin ardından kendisini makamına davet ettiğini ve oradaki görüşmede ‘ben senin önünü açtım bir an evvel bu inşaatı yap bitir’ dedi. Turanlı’nın da kendisine ‘teşekkür ederim sayın bakanım Allah razı olsun’ dediğini söyledi.
İkinci görüşme
Turanlı, Ertuğruloğlu ile ikinci görüşmesinin de gayet iyi bir ortamda geçtiğini ifade ederek görüşmeyi şöyle anlatıyor: İlk görüşmemizden 15 gün sonra da tekrar beni aradı ve yanına gittim. Dedi ki ‘ben problemleri çözüyorum.’ Ben de kendisine ‘daha çözülmüş bir şey yok ama siz böyle derseniz öyledir’ dedim.
Ertuğruloğlu bana ‘Bir tane temel atma töreni yapalım’ dedi. Ben de ona ‘temel atma töreni burada yapılmış, daha tekrar yapmak olmaz. İstiyorsanız başka bir şey söyleyin onu hazırlatalım’ dedim. ‘O zaman basına bilgi verme toplantısı hazırlayın, ben bilgi vermeye geleceğim’ dedi. ‘olur bakanım’ dedik. Gittik hazırladık, geldi basının önünde dedi ki ‘ben bu şirkete güveniyorum. Bu şirket bu işi bitirecek, önlerini açtım bugüne kadar boşuna durmuşlar. Ben bu işi bitireceğim’ dedi. Birbirimize can ciğer oradan ayrıldık.”
Üçüncü görüşmede ipler koptu
Turanlı, Ertuğruloğlu’nun kendisine Proje Müdürü Tunç Adanır ile haber yollayarak hem avukatı hem de mimarı ile görüşmeye gelmesini istediğini söyledi.
Turanlı, Almanya’daki işini iptal edip avukatı Ayşegül Baybars ve Proje Müdürü Tunç Adanır’la görüşmeye gittiğini belirtti.
“250 bin Euro vereceksin”
Turanlı, görüşmeyi şöyle anlatıyor: Sayın bakan makamına müsteşarı Suat Yeldener’i çağırdı. Bakan beyin yanında da bir adam var. Onu tanımıyordum. Biraz sohbet ettik. Bakan bey dedi ki ‘ben artık bu işe karışmıyorum. Bu işe bundan sonra Ömer Elmas bey karışacak.’ ‘Sayın bakanım siz kimi emrederseniz o bakacak tabi’ dedim.
Ömer Elmas bana döndü ve dedi ki: Sen bu işi bir an evvel bitirecek misin? Bitireceksen bu işi muhatabın benim. 2 tane yapman gereken şey var. Birincisi bundan sonra benim talimatlarıma uyacaksın. İkincisi bu evrakı imzalayacak ve ayda 250 bin Euro seni denetlemem için para vereceksin.”
“Odayı terk ettim”
Bakan Ertuğruloğlu’nun odasında konuya şahit olan sayın bakan, müsteşarı Suat Yeldener, Proje Müdürü Tunç Adanır ve avukatı Ayşegül Baybars’ın olduğunu ve bu konuşmaya şahitlik edebileceklerini söyledi. Elmas’ın konuşmalarının ardından şaşırdığını ve titremeye başladığını söyledi. Turanlı şöyle devam etti: Ayağa kalktım ve dedim ki ‘sayın bakan böyle bir ahlaksızlığın içerisinde ve böyle bir ortamda olmak istemiyorum. Böyle bir sözleşme ve protokolü de imzalama yetkim yok. Böyle bir gücüm ve ahlakım da yok bu yüzden ben gidiyorum.’
“O güne kadar her şey güzeldi”
Turanlı, anlattığı görüşmenin ardından Ertuğruloğlu ile aralarında bir kavga başladığını ve o güne kadar her şeyin çok güzel olduğunu ancak o günden sonra Ertuğruloğlu’nun kendisine Emrullah bey değil ‘o adam’ olarak hitap etmeye başladığını söyledi.
“Eğer ödemezsen sana iş yaptırmam”
Turanlı, başlayan kavganın ardından Ertuğruoğlu’nun kendisine baskı yaptığını söyledi. Turanlı, “Bu parayı ben ödemeyince bana baskı kurdu. ‘Eğer bu parayı ödemezsen sana burada da Türkiye’de de iş yaptırmam’ dedi. Bizim kavgamız o günden sonra başladı ve devam ediyor. Ben iş yapmaya çalışıyorum bu beyefendi de engellemeye çalışıyor” dedi.
“Gecikmelerden dolayı maliyet artışımız var”
Turanlı şöyle devam etti: “Bize yapılan zulümler, verilmeyen araziler konusu ile ilgili iki yıl önce biz dava açtık. ‘Siz benim inşaatlarımı geciktiriyorsunuz. Bu inşaatların geciktirilmesinden kaynaklanan maliyet artışları vardır. Benim 100 milyon Euro maliyet artışım var. Bunları ödeyeceksiniz’ diye dava açtım. Daha pistin yüzde 30’u teslim edildi.”
“Oturup anlaştık”
Mevcut Ulaştırma Bakanı Kemal Dürüst’ün iyi yaklaşımı ve yapılan görüşmeler sonucunda bir anlaşmaya vardıklarını ifade eden Turanlı, “geç verilen arazilerle ilgili devlete dava açmayacağız diye bir anlaşmaya vardık. Bizim kaybımız 90 milyon Euro’dan fazla” dedi
“Eziyetler devam ediyor”
Turanlı, şu anda makinalarının gümrükte tutulduğunu ve kendilerine yönelik engellerin devam ettiğini söyledi. Turanlı, “Yine dava açacağım, yine kaybedecekler. Yine süre vermek zorunda kalacaklar. Makinelerimizin çıkarılmasına izin verilmiyor. Bu insanlar bu koltuklara oturduğunda kendi menfaatlerini ön plana koyup devleti zarara sokuyorlar” dedi.
“Ertuğruoğlu’nun yaptığı ayıp”
Turanlı sözlerini şöyle bitirdi: Ertuğruloğlu’nun yaptıkları çok ayıptır. Sayın bakan 40 yıldır bu hava alanı sende. Sen ömrünü siyasette geçirdin. Ben her sene 25 milyon Euro para ödüyorum devlete. Bu 100 trilyon yapar. 120 milyon Euro da para ödedim. 200 milyon Euro da yatırımım var. 40 yıldır siz bu millete kaç kuruş verdiniz. Aldığınız bu paraları ne yaptınız. Acaba bu millete bunları nasıl anlatacaksınız. Türkiye bize ‘bir an önce bitir’ diye baskı yapıyor. Şu andaki siyasetten bir engel görmüyorum, sadece Ertuğruloğlu ve onun gibilerinden engel görüyorum. Şu andaki Başbakan ve Ulaştırma Bakanıyla aramda bir sıkıntı, şu an için yok. Yarın olur olmaz bilemem.”
“Mafya ayaklarını başkasına yapsın”
Turanlı, Tahsin Ertuğruloğlu’na seslenerek “kendi siyasi oyunlarına beni alet etmesinler. Beni bu oyunlara alet ettikçe pislikleri millete anlatacağım. Sayın bakan konuşmalarına dikkat etsin, bana bu adam diye hitap edemez. Öyle bir hakkı yok. O mafya ayaklarını gitsin başkalarına yapsın” ifadelerini kullandı.