17 Mayıs’ta İstanbul’da etkili olan şiddetli rüzgar nedeniyle İstanbul Havalimanı’na inecek bazı seferlerin Tekirdağ Çorlu Atatürk Havalimanı’na yönlendirilmesi sorunun yeni havalimanının inşa edilişiyle ilgili olup olmadığı tartışmalarını yeniden başlattı.
DHMİ, İstanbul Havalimanı’na gerçekleşecek 468 seferinin yedisinin, Sabiha Gökçen Havalimanı’na inecek 94 uçuştan da ikisinin başka havalimanlarına yönlendirildiğini açıkladı.
İstanbul Teknik Üniversitesi Afet Yönetimi ve Meteoroloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Miktad Kadıoğlu, Independent Türkçe ‘ye yaptığı açıklamada yaşanan uçuş değişikliğinin tamamen olumsuz hava koşullarıyla ilgili olduğunu aktardı ancak Türkiye’deki pistlerin yeterli analiz yapılmadan inşa edildiğine de vurgu yaptı. Kadıoğlu’na göre pistler, yanlış değil ancak ideal de değil:
Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü’nün (ICAO) pistleri yönlendirmek için çapraz rüzgar analizleri olduğunu hatırlatan Kadıoğlu, “Bu analizlere göre pistlere öyle bir yön vereceksiniz ki uçak, yılın yüzde 95’inde çapraz rüzgar almadan inip kalkabilecek. Bizim pistlerde bu, yüzde 80’lere kadar iniyor” dedi.
Kadıoğlu, İstanbul Havalimanı pistlerinin kuzey-güney yönünde yapıldığını, ancak lodos ve poyrazın kuzeybatı-güneybatı yönlü olduğunu dolayısıyla yan rüzgarlara açık bir durum oluştuğunu ifade etti.
“Üçüncü havalimanının ÇED raporu aceleye getirildi”
Meteoroloji Mühendisleri Odası Başkanı Fırat Çukurçayır da Independent Türkçe’ye yaptığı açıklamada Karadeniz ve Marmara Denizi kıyısındaki iki farklı havalimanının birbirinden farklı hava koşulları yaşamasının doğal olduğunu belirtti.
Üçüncü havalimanının ÇED raporunun biraz aceleye getirildiğini söyleyen Çukurçayır, bir yerin havalimanı olması için Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü’nün meteorolojik kıstasları olduğunu hatırlattı.