Habertürk internet sitesi yazarı Güntay Şimşek, bugünkü yazısında SHGM’nin Sabiha Gökçen Havalimanı’ndaki uçuşları kısıtlamasına yönelik getirdiği uygulamayı eleştirerek,” Havayolları SHGM’den uçuş izni alarak seferlerini icra ediyorlar. Bu durumda kısıtlama kararı alıp, bunu da tüm ilgili kurum ve kuruluşlara ilan ederek ne yapılmak istendiğini ben anlamadım.” diye yazdı.
Güntay’ın yazısı şöyle;
İlginç haber tüm havacılık çevrelerinde tartışmalara sebep oldu. Zira böyle bir karar almanın mantıklı bir tarafı yok. Çünkü zaten havayollarının taleplerini alan, karar veren ve uçuş izinlerini onaylayan karar mekanizması, düzenleyici kurum olarak Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü (SHGM) var. Uçuşlara onay veriyor, hava trafiğini düzenliyor.
Havayolları SHGM’den uçuş izni alarak seferlerini icra ediyorlar. Bu durumda kısıtlama kararı alıp, bunu da tüm ilgili kurum ve kuruluşlara ilan ederek ne yapılmak istendiğini ben anlamadım.
Sabiha Gökçen hâlihazırda dünyada rötarın en az olduğu meydanlardan birisi olarak dikkat çekiyor. Yani SHGM’nin vurgu yaptığı gibi kapasiteden dolayı sorun yaşanmıyor. Ayrıca tek pistinin saatlik uçuş kapasitesi 42 uçak. Eğer bir havayolu ilave uçuş istese veya ilk defa bir havayolu bu meydana uçuş talep etse zaten istediği saat dilimine bakılıyor. Sabah 8 ile 9 arasında 42 uçuş varsa, bu zaman dilimi dolu olduğu için onay verilmiyor. Ama akşam 20 ile 21 arasında 36 uçuş varsa, bu dilimde sefer yapılabilecek kapasite var demektir. O halde SHGM bu şekilde toptancı bir karar neden aldı?
Pegasus Havayollarının uçağı kısa süre önce pistten çıktığında Sabiha Gökçen tam 21 saat uçuşlara kapalı kaldı. Buranın Devlet Hava Meydanları İşletmesi konumundaki SHGM’nin lisans verdiği kuruluşu; Havaalanı İşletme ve Havacılık Endüstrileri AŞ’nin (HEAŞ) meydanı iyi yönetemediği ortaya çıktı. Uçağı bulunduğu yerden THY Teknik ve Makyol İnşaat’ın çekicisi kurtardı. SHGM bu zafiyetin üzerine gitmek yerine bambaşka bir karar aldı. İlginç değil mi?
Türk Hava Yolları (THY) geçen hafta Sabiha Gökçen Havalimanı’ndaki uçuşlarını sonlandıracağını, ancak alt markası olan Anadolujet’in bu meydandan yurtdışına uçuşlara başlayacağını açıkladı. Akabinde SHGM’den böyle bir adım geldi.
Şimdi bu durumda Anadolujet de SHGM kararından etkilenmeyecek mi? Sabiha Gökçen’in hâlihazırda yüzde 28 kapasitesini kullanan THY’nin uçuş hakları Anadolujet’e yetecek mi? Sabiha Gökçen’in yüzde 65 kapasitesini kullanan Pegasus ile Anadolujet bu kısıtlamayla ne kadar rekabet edebilecek?
Öte yandan THY’nin neden böyle bir karar alma gereği duyduğunu da merak ediyorum? Daha önce Sabiha Gökçen’de uçuşları başlatmakta da THY çok geç kalmıştı. Atatürk Havalimanı’nda kapasite sorunu had safhaya çıkınca Anadolu yakasından uçma kararı almıştı. Şimdi tekrar çekildi ve yerini Anadolujet’e bıraktı. Ben bu kararın doğru olmadığını düşünüyorum. Tıpkı ikramda DO & CO ile yaşadığı sürece benziyor.
Acaba 2022’de Sabiha Gökçen iki pist ve yeni terminale kavuştuğunda THY yeniden buraya gelmek zorunda kalır mı? Zaman gösterecek. Ama ben gelmek durumunda kalacağını buraya not etmek istiyorum. Şu anda bile THY’nin en önemli rakiplerinden Emirates ve Katar, Sabiha’dan Doğu’ya uçuşlar yapıyor. Katar Havayolları, İstanbul Havalimanı’ndan günde 2, Sabiha Gökçen’den ise günde 3 sefer yapıyor.
İki yıl sonra bayrak taşıyıcı başka havayollarının bu meydanı daha yoğun kullanmaya başlamaları halinde THY üzerinde ciddi bir baskı hissedecektir.
Güntay Şimşek’in yazısının devamı için;TIKLAYINIZ