TAV Havalimanlarının, kayıtlı sermaye tavanı geçerlilik süresinin uzatılmasına ilişkin esas sözleşme değişikliği teklifi, Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) tarafından onaylandı. Buna göre, mevcut kayıtlı sermaye tavanının son geçerlilik tarihi 31 Aralık 2021’e dek uzatıldı. Böylelikle mevcut kayıtlı sermaye tavanı olan 1.500.000.000 TL , söz konusu tarihe kadar sabitlendi. Sabit kalan miktarın esas sözleşme değişiklik tasarısına işlenmesi, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın iznini takiben, yapılacak ilk Genel Kurul toplantısında pay sahiplerinin onayına sunulacak.
Geçtiğimiz hafta bir basın toplantısı düzenleyen TAV yönetimi, Sabiha Gökçen Havalimanı’nına ilgisini, üçüncü havalimanı sonrası ve devam eden organik ve inorganik büyüme planları ile ilgili öngörülerini paylaşmış, Sabiha Gokcen Havalimanı’nın işletme hakkının %100’ünü elinde bulunduran Malaysia Airports’un %30-49 arasındaki azınlık payı için Kasım’ın üçüncü haftasına kadar talepleri toplayacağını açıklamıştı.
Toplantı da konuşan TAV Grubu CEO’su Sani Şener, Istanbul’da kalabilmek adına Sabiha Gökçen’in önemini vurgulamış,söz konusu havalimanında bir pay almakla ilgilendiğini ve bu yönde hem terminal işletmeciliğindeki deneyimi hem de yerli bir oyuncu olması sayesinde en güçlü adaylardan biri olduklarını belirterek, bunun için gereğinden fazla bir fiyat teklifinde bulunmayacaklarının altını çizmişti. Bilindiği gibi TAV Eylül 2014’te Limak Holding’in %40 payını almak için 285 mln EUR teklifte bulunmuş, ancak Malaysia Airports ön alım hakkını kullanarak payını %100’e çıkarmıştı. Mevcut sermayenin 2021 sonuna kadar sabitlenmesiyle,TAV’ın Sabiha Gökçen’deki tüm hisseleri alarak tek işletmecisi olma planının hayata geçirileceği uzak bir ihtimal değil.
Devlet Havalimanları İşletmesi (DHMİ), 3’üncü İstanbul havalimanının planlandığı gibi 29 Ekim 2018’de açılmasından dolayı TAV’ın, Istanbul Atatürk Havalimanı’nın kira sözleşmesinden erken bitmesinden kaynaklanacak kar kaybının tespiti için 21 Aralık’ta ihale düzenleyecek ve bir danışman şirket seçecek. Böylece,TAV’ın Istanbul Ataturk Havalimanı için 3 Ocak 2021’e kadar geçerli olan erken kontratın sonlandırılmasından kaynaklanacak muhtemel zararları da karşılanmış olacak. Dolayisiyle TAV’ın sermaye yapısında sıkıntı yaşanmayacağından gerek Sabiha Gökçen, gerekse Yurtdışı yatırımlarında bir engel de kalmış olacak,yani mali istikrar sağlanmış olacak. TAV Havalimanlarının Üçüncü Dünya Ülkeleri olarak adlandırılan lokasyonlardaki yatırımları her zaman aniden ortaya çıkan tehditlere gebe.Gelişmiş ülkelerin lobileri deyim yerindeyse ekmek yedirmese bile, Fransız Ortağı ile birlikte Afrika pazarına hızlı bir giriş yapma planlarıyla,Kıt’anın en büyük havalimanı işletmecisi olmaya aday olduklarını da söylemek yanlış olmaz.
İstanbul Atatürk Havalimanın kapanmasından sonra ticari açıdan büyük kayıplar yaşayabileceği düşünülen TAV, Sabiha Gökçen’in tedricen işletmesini almasıyla birlikte önlenemez yükselişini sürdürmeye devam edecek gözüküyor. Sermaye yapısının da sağlama alınmasıyla,(havacılık medyası uyanmaz ama biraz ekonomistler uyanır) sessiz ve derinden gittiklerini görüyoruz;kimseyi ürkütmeden! Hele hele Sabiha Gökçen Kurtköy metrosunun 2020’de hizmete girmesiyle Avrupa ve Asya birbirine entegre olacak.Haliyle, yolcu sayısı bakımından bir anlamda 3’üncü havalimanının ciddi rakibi gibi gözüküyor.
Bir Not :TAV Grubu CEO’su Sani Şener’in geçtiğimiz yıl bir toplantıda sarf ettiği cümleyi bir yere not etmiştim. “Şirketlerinizdeki şeytanın avukatlarından kurtulun , şeytanın avukatlığını yapan insanları uzaklaştırın ki, düşünceleriniz hayata geçebilsin. Günde binlerce fikir maalesef bu kişiler tarafından öldürülüyor” Hakikaten öyle…