Havalimanlarındaki gecikmelerden ve uçuş iptallerinden yakınanların sadece yolcular olduğunu mu sanıyorsunuz? Oysa hiç öyle değil. İptaller ve gecikmeler yüzünden havayolları da yolcularla eşit oranda sıkıntı çekiyor. Peki gecikme ve iptallerin gerçek sebebi ne? Ve bu nahoş hadiselerde suçlanması gereken kim?
Gecikmeler ve uçuş iptalleri hava yoluyla yapılan seyahatlerde en istenmeyen durumların başında geliyor. Bu sebeple dünya genelini kapsayan çeşitli istatistiklere göre yüzde 79 civarında olan “zamanında kalkış oranları” havayolları arasında önemli bir rekabet göstergesi sayılıyor.
Rötarlar ve uçuş iptallerinden hem havayolları hem de yolcular mustarip. Çünkü yaşanan gecikmelerle aksayan seferler iki tarafın da planlarını altüst ediyor. Özellikle havayolları, yolcuların büyük tepkileriyle karşılaşmakla kalmıyor, maddi ve manevi zarara da uğruyorlar.
Öte yandan havayoluyla seyahatlerde bazı nedenlerle uçuş iptalleri ve rötarlar olağan karşılanmalı. Hatta hayatın doğal akışı içinde görülerek, riskli durumlara göre planlı hareket edilmeli. Böyle olursa tüm yolculuklarımız daha keyifli geçer. Şüphesiz uçuş iptalleri ve rötarların yolcuları öfkelendiren birçok farklı sebepleri de olabilir, ama ana hatlarıyla öne çıkan 5 neden var.
1. Pilotsuz veya hostessiz uçuş olmaz!
Uçuşa az bir süre kala, uçucu ekip üyelerinden birinin sağlık problemi yaşaması, gecikmelerin öncelikli sebeplerinden biri. Hiçbir havayolu şirketi, kendini iyi hissetmeyen bir uçuş ekibi üyesiyle uçmaz. Havacılık kuralları da keskindir. Böylesi durumlarla karşılaşıldığında havayolu şirketlerinin son dakika yedek mürettebatı devreye sokması ise haliyle uçuşlarda gecikmelere sebep olabiliyor. Uçuş ekibinin sizinkinden önceki uçuşlarda yaşadığı gecikmeler sebebiyle, görev sürelerini aşmış olması da rötara yol açabiliyor.
2. Uçuşta güvenlik şart
Güvenlik, havacılık sektörünün en önemli kalemi. Havacılık otoriteleri de havada güvenlik konusunu havalimanlarında, uçaklarda ve uçuşun her anında çok katı kurallarla kontrol altında tutmaya çalışır. Buna bağlı olarak uçuş güvenliğini riske atabilecek herhangi bir durumun ortaya çıkması halinde bile bazen sorgusuz sualsiz operasyonlar durabilir. Uçakta bulunan sahipsiz bir telefon, lavaboda bulunmuş bir not kâğıdı ya da bir ihbar telefonu gibi asılsız çıkabilecek en ufak sebepler bile uçuşun hiç başlamamasına yahut en yakın limana inmek suretiyle sonlandırılmasına sebep olabilir.
3. Teknik sebepler bahane değil
Uçakların uçmasını kısıtlayacak teknik sebepler, rötarların başında gelir. Havayollarının filosunda bulunan uçaklara yapılan düzenli bakımlar, havacılık otoriteleri tarafından çok sıkı kurallar ve denetlemelerle kontrol altına alınmıştır. Ama düzenli bakım aralıklarında, uçaklar sefere hazırlanırken de çeşitli teknik sorunlar yaşanabilir. Örneğin uçağa dair önceden planlanmış bir bakımı, herhangi bir uçuşu gerçekleştirdikten sonra yapmanız söz konusu olamaz. Böylesi bir durum havayolu şirketinin kapatılmasına kadar gidecek bir sürecin başlangıcı olabilir. Planlı bakımlar haricinde uçakların seferler esnasında yaşadığı diğer pek çok teknik sorun da sonraki uçuşlara gecikme olarak yansıyabilir.
4. Uçuştan önce yoğun trafik
Havalimanlarındaki trafik yoğunluğu, özellikle İstanbul Atatürk Havalimanı gibi kapasitesinin sınırlarını zorlayan alanlarda uçuşlar aksayabilir. Seferlerin ucu ucuna yapıldığı bir havalimanında, rutin hava trafiğini etkileyebilecek olağanüstü bir durum, tüm trafiği olumsuz olarak etkileyebilir. Başka bir yere giden uçağın “Acil” koduyla o havalimanına yönelmesi (divert etmesi), pistte yaşanabilecek olan olağanüstü bir gelişme, havalimanı sistemlerinde ya da kulede yaşanabilecek olan teknik bir aksama ve buna benzer pek çok farklı sebep, rutin trafik yoğunluğunu sekteye uğratıp meydandan yapılacak tüm iniş kalkışları etkiler. Her havalimanının yoğun günleri ve yoğun sezonları farklıdır. Bunların istatistiklerine ulaşabileceğiniz internet siteleri de mevcuttur.
5. Havayla oyun olmaz
Geçen hafta, özellikle İstanbul’da hava muhalefetinin havacılığa etkisini ülke olarak yaşadık. Zorunlu olarak havayolları bazı uçuşlarını iptal etti, birçok sefer de aksadı. Mesela ABD’de yaşanan hava muhalefeti dünyanın en yoğun meydanlarından biri olan Chicago O’Hare Havalimanı’ndaki uçuşları yüzde 42 oranında etkiledi. İstanbul’daki kar ise Atatürk Havalimanı’ndaki uçuşları yüzde 32 oranında aksattı. Dünya genelindeki havalimanlarında yaşanan gecikme ve iptal sayıları incelendiğinde, iptal ve rötarların yüzde 25’ten fazlasının hava muhalefeti kaynaklı olduğu görülüyor. Hava muhalefeti yüzünden sorun yaşamamamın tek bir yolu var: Zorunlu olmadıkça uçmamak. (Güntay Şimşek/ Habertürk Cumartesi)