Ukrayna Hükümeti, ulusal güvenlik açısından stratejik önemi nedeniyle motor üreticisi Motor Siç’in (Motor Sich) Çinli yatırımcılar tarafından satın alınmasını önlemek için millileştirdiğini duyurdu.
Ukrayna Güvenlik ve Savunma Konseyi sekreteri Danilov, “Motor Sich işletmesinin Ukrayna halkına iade edileceğine, yasal ve anayasal bir şekilde Ukrayna devletinin mülkiyetine iade edileceğine ilişkin bir karar alındı” dedi. Çinli yatırımcıların zararının da tazmin edileceğini de sözlerine ekledi.
Motor Sich, Antonov An-124 Ruslan ve dünyanın en büyük kargo uçağı olan An-225 Mriya’ya güç veren Progress D-18’i üretiyor. Motor Sich ayrıca MS400 gibi seyir füzelerini donatmak için birkaç motor geliştirdi.
En son 2019’da olmak üzere Beijing Skyrizon Aviation’un da bulunduğu Çinli gruplar Motor Sich’in% 75 hissesini satın alırken, hisselerin yüzde 25’lik kısmının Ukrayna devletine ait savunma sanayi şirketi Ukroboronprom‘da kalmıştı.
Ağustos 2020’de, zamanın ABD Dışişleri Bakanı Michael Pompeo, “Pekin’in Motor Sich motor üreticisini satın alma çabaları da dahil olmak üzere, Ukrayna’daki kötü niyetli PRC (Çin Halk Cumhuriyeti) yatırımı ile ilgili endişelerini” açıkça dile getirdi. Washington, Çin’in özellikle büyük uçaklara ve helikopterlere güç sağlayan motorlar üretmek için havacılık ve askeri endüstrisi için hayati üretim yeteneklerini güvence altına almaya çalıştığından şüpheleniyordu.
29 Ocak 2021’de Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodymyr Zelensky, Skyrizon ve başkanı Wang Jing’in yanı sıra Motor Sich’i satın almakla ilgilenen diğer üç şirkete yaptırım getiren başkanlık kararnamelerini imzaladı. Yaptırımlar, tarafların bir Ukraynalı şirkette üç yıl boyunca herhangi bir hisse sahibi olmasını engelliyor.
Pekin, Ukrayna Cumhurbaşkanı Zelensky’nin Çin’in Skyrizon’un Antonov’un An-225 Mriya motorlarını yapan Motor Sich’i satın alma planını engellemesinden sonra endişelerini dile getirdi. Çinli yatırımcılar, Ukrayna’dan 3,5 milyar doları geri almak için uluslararası bir tahkim davası açtı. Kyiv Post’un aktardığına göre Wang, Başkanlık yaptırımlarını ve kamulaştırmayı “devlet gücünün sürekli kötüye kullanılması kanunu ihlal eden ve piyasa ekonomisinin temel ilkelerine aykırı olan normal ticari faaliyetlerin bastırılması” olarak nitelendirdi.