Bağımsız Havacılar

VECİHİ HÜRKUŞ VE ADAM OLMAK

Daha önceki yazılarımın birinde “İkiz Kardeşler – İzmir ve Ankara Paraşüt Kulesi” kitabından bahsetmiştim. Yazarı değerli ağabeyim Uğur Kavas’ı tanımanızı istemiştim. Ankara’ya olan sevdasını, onun değerlerini koruma adına verdiği mücadelelerin yakın tanığı olarak içindeki sevgiyi görmenizi de arzu etmiştim. Bir havacı olmasa da Ankara paraşüt kulesinden yola çıkarak bizlere güzel örnek olmuştu. Kitabı ile ilgili uzun süredir yaptığı araştırmalarda yol gösterici iletişimler kurmuş, sevgi ve saygıyı hiç kaybetmeden harika bir kitap yazmıştı.

Son yıllarda çok sayıda havacılık tarihi kitabı yayınlandı. Ama birçoğunda bu kitapta olduğu kadar sevgi ve saygı yok.

Bırakın sevgiyi, bazılarında neredeyse hakarete varan ifadeler var. Yazılarımı okuyanlar bilirler Atatürk’ten sonra hayranı olduğumu her fırsatta vurguladığım Vecihi Hürkuş’a saygısızlık derecesinde yazıları barındıran kitaplar basılıyor. Ne kitapların ismini ne de o saygısızlığı yapanı yazmak istemiyorum. Çünkü kitabı hazırlayan ile içinde katkı sağlayan ( bence göreceli) kişi farklı. Ama kitapta yer alan şu cümleleri de okumalısınız.

· Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmaya kalkışan, “ her şeyi en iyi bilirim ” edasıyla dev aynasının dayanılmaz cazibesine kendisini kaptırarak davasına zarar veren insanların örnekleri havacılık tarihimizde de bulunmaktadır. Davranışları ve sözleriyle (yazdıkları ve yayınladıklarıyla) bu zaafa esir düşen kişiler arasında Vecihi Hürkuş’un ismi öne çıkmaktadır.

· Vecihi Beyin Kanatlılar dergisinde, Türkiye’nin ilk özel havacılık sanayi tesisini kuran Mühürdarzade Nuri Demirağ aleyhine yazarak yayınladıkları ise vefasızlık ve terbiyesizlik örneğidir.

· Gök Okulu’nu eleştirirken yazdığı asılsız ve itham dolu sözleri egoist karakterinin tezahürüdür.

· Vecihi Bey’in cahilce uydurulmuş en abartılı ifadelerinden biri…

· Vecihi Havada ¼ Asır1915-1925 isimli kitap kendisini megalomani seviyesinde çok büyük görme eğiliminin ilk ipucunu vermektedir.

· Yeğeni Eribe’nin bir paraşüt atlayışı neticesinde hayatını kaybetmesi kendi psikolojisi üzerinde derin bir iz bıraktığı anlaşılmaktadır. Belki de bu travma onun egoist kişiliğinin daha öne çıkmasına neden olmuştur.

· Vecihi Bey 1930 yılında Kadıköy’de uçurduğu “ Vecihi XIV” uçağıyla beraber. Sahtekârın uydurduğu gibi, Kadıköy’deki uçuşundan indiğinde gözaltına alınmamıştır.

Sanırım artık yeter. Ancak havacılık tarihi üzerine çalışanların bu kitabı / kitapları mutlaka okumaları gerekmekte. Zira kendi adlarını da kulak çınlamaları arasında bulacaklardır.

Hani hepimizin bildiği bir anekdot var. Babasını ayağına çağıran, Vali olmuş oğluna seslenir baba; “ Oğlum Vali olamazsın demedim, Adam olamazsın dedim ” Ben de Vecihi Hürkuş hocam için bu cümleleri kuran kişiye, araştırmacı ve yazar olamazsın demiyorum…

Adam olmak insan olduğunu unutmamak ve karşındakinin de bir insan olduğunu aklından çıkarmamaktır.

Saygılarımla.

 

Mustafa KILIÇ

Havacılık Tarihi Araştırmacısı – Yazar

Sontayyareci@gmail.com

0536 273 62 62

Facebook ile Yorum Yapın
Exit mobile version