17 Şubat 1993’de içinde bulunduğu uçağın Ankara Yenimahalle’deki (PTT) İşleme Merkezinin bahçesine düşmesi sonucu şehit olan Orgeneral Eşref Bitlis ve silah arkadaşlarını bir kez daha rahmetle anıyoruz.
Ankara Güvercinlik’den havalandıktan kısa süre sonra Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Eşref Bitlis’in içinde bulunduğu askeri uçak Ankara Yenimahalle’deki (PTT) İşleme Merkezinin bahçesine düştü. Kazada, Org. Bitlis ile 3 subay, 1 astsubay ve 1 PTT görevlisi hayatını kaybetti. Olayın nedeni olarak uçakta oluşan buzlanma gösterildi. Ancak bu olay tam olarak açıklığa kavuşmamış ve üzerinde bir çok iddiaların gündeme gelmesine neden olmuştur. Günümüzde de en çok tartışılan konulardan birisi olma özelliğini sürdürmektedir.
Org. Eşref Bitlis Kimdir?
1933’de Malatya’da doğan Bitlis, 1952 yılında Kara Harp Okulu’nu bitirdi, 1954 yılında Polatlı Topçu Okulu’nu bitirerek Teğmen rütbesi ile mezun oldu. 1966 yılında Kara Harp Akademisi’ni tamamladı. Almanya’da dil eğitimini tamamladıktan sonra 1969 yılında Türk Silahlı Kuvvetler Akademisi’nden mezun oldu. 1973 yılında Alman Harp Akademisi’ni tamamladı ve bir yıl Kara Harp Akademisi’nde başöğretmen olarak görev yaptı. 1974 yılında Kıbrıs Harekâtı sırasında Albay rütbesiyle Kıbrıs Türk Alayı Komutanlığına atandı. Bu alayın komutanlığını yaparken Kıbrıs Yunan Alayı imha edildi. 1978 yılında Tuğgeneral rütbesine terfi etti ve Bolu Komando Tugayı Komutanlığına atandı. 1982 yılında Tümgeneral rütbesine terfi etti ve Kıbrıs 28. Tümen Komutanı oldu. 1986 yılında Korgeneral rütbesine terfi etti. 1988 yılında Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanı oldu. 1990 yılında Orgeneral rütbesine terfi etti ve Jandarma Genel Komutanlığı’na atandı. Bu görevi sürdürdüğü sırada içinde bulunduğu uçağın düşmesi sonucu 17 Şubat 1993’de şehit oldu.
Org. Bitlis’in Ardından Komplo Teorileri
Kuzey Irak’ta konuşlanmış durumda bulunan Çekiç Güç Kuvvetlerinin Türkiye’den ayrılması gerektiğini ve ABD’nin Kuzey Irak’ta oluşturmaya çalıştığı Kürt Devleti’nin Türkiye’nin zararına olduğunu söylüyordu. Bu nedenle Amerika Birleşik Devletleri büyükelçiliği tarafından birkaç defa hükümete şikayet edildiği iddia edildi. 17 Aralık 1992 tarihinde Çekiç Güç’e bağlı Amerikan savaş uçakları, kendilerine bildirildiği halde Irak’ın Selahaddin kentine gitmekte olan Bitlis’in helikopterine taciz uçuşu yaptı ve helikopteri inişe zorladı. Komutanlığı döneminde JİTEM’in kurularak yargısız infazların yapılmasına ve itirafçılarla birlikte silah ve uyuşturucu kaçakçılığı yapılmasına karşı çıktığı da basına yansıdı. Yine uçağının düşmesi sonucu vefat eden Eşref Bitlis, ölümünden 7 ay önce kendisini gelecekte genelkurmay başkanı olarak görmek isteyen dönemin Cumhurbaşkanı Turgut Özal’a yazdığı son mektupta Kürt sorununa ilişkin şöyle yazmıştır:
“Sayın Cumhurbaşkanım, Zatı Aliniz bu olaya müdahil olmalı, aksi takdirde bölgede sonu alınamayacak ciddi risk ve tehditlerle karşı karşıya kalabiliriz.”
— Eşref Bitlis’in Turgut Özal’a yazdığı 1993 tarihli mektubundan
7 Şubat 1993 tarihinde İncirlik Üssü’nden kalkan ABD uçaklarının, PKK’ya yardım dağıttığı” açıklamasını yaptıktan sonra 17 Şubat 1993 tarihinde içinde bulunduğu Beechcraft B200 King Air tipi uçağın henüz aydınlanamayan nedenlerle düşmesi sonucu hayatını kaybetti. Kazanın ardından olay yerinde inceleme yapan Genelkurmay Başkanı Doğan Güreş uçağın düşüş sebebinin buzlanma ve pilotaj hatasını olduğunu söylemiş, ertesi gün Genelkurmay Başkanlığı tarafından yapılan açıklamada hiçbir bilirkişi ve teknik raporun olmadığı açıklandı. Kara Havacılık Okulu Komutanı Tuğgeneral Armağan Kuloğlu tarafından kazadan yarım saat sonra hazırlanan bilirkişi raporunda genelkurmay açıklamasını tekrarlamıştır.
Orgenaral Bitlis’in kamuoyunda tartışmalara neden olan ölümünün hemen ardından kendisine yakınlığıyla bilinen Cumhurbaşkanı Turgut Özal geçirdiği kalp kriziyle, ardından Bitlis’in ekibi içinde yer alan Rıdvan Özden ve Bahtiyar Aydın gibi bazı yüksek rütbeli askerler de görevi başında vefat etti. Aynı yıl Türkiye’de derin yankı uyandıran Uğur Mumcu ve Adnan Kahveci suikastleri yapılmış, Bingöl karayolunda 24 Mayıs 1993 PKK pususunda yolları kesilen 33 silahsız er öldürülmüş, hemen ardından Alevi-Sünni çatışmasına sahne olan Sivas Katliamı yaşanmış, yine aynı yıl PKK saldırısında 33 sivilin katledildiği Başbağlar Katliamı yaşanmış, Tuğgeneral Bahtiyar Aydın’ın Lice’de uzun menzilli tüfekle vurulması olayları arkası arkasına gerçekleşti.
(Komplo teorileri Wikipedia’dan alınmıştır.)